‘Partili cumhurbaşkanlığı’nı da içeren anayasa değişiklik teklifi yaklaşık iki haftalık Meclis mesaisinin ardından kabul edildi. Referandum sürecinin başlamasıyla sonuçlanan görüşmeler, ‘utandıran‘ görüntülerle tarihe geçti.

Fotoğraf: Reuters
Anayasa değişiklik teklifi, Meclis’te kurulan komisyondan AKP ve MHP’lilerin işbirliğiyle 29 Aralık 2016’da geçmişti. Komisyona 21 madde olarak gelen teklif, 18 maddeye düşerken, değişiklik teklifi 9 Ocak’ta Meclis’te görüşülmeye başlamıştı.
Meclis’teki ilk ve ikinci tur görüşmelerinde maddeler oy çokluğuyla kabul edilmişti. Dün akşam teklifin tümü üzerinde nihai oylama yapıldı. Teklif, 339 kabul oyu alırken, referanduma gidilebilmesi için gereken 330 oyu da aşmış oldu.
Konuşulanlar sadece maddeler değildi

Kardeşi ‘FETÖ’den bir süre tutuklu kalan AKP milletvekili Orhan Deligöz.
Teklif Meclis’ten geçti ancak bu süre içerisinde konuşulanlar Anayasa değişiklik maddelerinden ibaret kalmadı.
AKP’liler ile CHP ve HDP’li vekiller arasındaki ilk tartışma, teklifin Meclis’e geldiği 9 Ocak günü yaşandı.
Muhalefetin itirazlarına rağmen AKP’li vekiller Meclis kürsüsünün hemen yanında kurulan kabine girmeden açık oy kullandı. Öyle ki AKP’liler ‘Kabul’ oylarıyla birlikte gazetecilere ‘poz verdi.’

Bahçeli, Meclis’teki gergin ortamı gülerek izledi…
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, kendisine tepki gösteren bir muhalefet vekiline “Sana mı soracağım” diye bağırdı. AKP’li vekillerin açık oy kullanmasını, HDP ve CHP’li vekiller görüntüledi. İtirazlar nedeniyle oylama beklenenden uzun sürdü. HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun da gizli oy kullanmadığını görüntüledi.
CHP’liler oylamanın Anayasa’ya ve içtüzüğe aykırı yapıldığını savunsa da oturumu yöneten Meclis Başkan Vekili Ahmet Aydın, oylamanın usule uygun şekilde gerçekleştirildiğini ifade etti.
İlk kavga ‘gizli oy’dan
Tarihler 11 Ocak’ı gösterdiğinde AKP ve CHP’liler arasında yine ‘gizli oy’ tartışması çıktı.
CHP’li Veli Ağbaba ve AKP’li vekiller arasında üçüncü madde oylanırken tartışma çıktı. Tartışma kısa sürede kavgaya dönüştü, vekiller tekme ve yumrukla ‘birbirine girdi.’ Bu sırada oy kutuları emanete alındı, oturuma ise 10 dakika ara verildi.

Fotoğraflar: Reuters
Aynı gün ‘gizli oy’ kullanan AKP’lileri görüntüleyen CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan, AKP Grup Başkan Vekili Mustafa Elitaş’ın kendisine fiziki müdahalede bulunduğunu, bunun ardından boynunun kızardığını söyledi.
Kaplan, Meclis İdare Amiri Ahmet Gündoğdu’nun da cep telefonunu kendisinden ‘gasp ettiğini’ dile getirdi.
‘Isırma’dan ‘utandıran’ dövize

‘Yetenekli vekil’ Enç.
AKP Trabzon Milletvekili Muhammet Balta da kavga esnasında bir CHP’li vekilin bacağından ‘ısırdığını’ iddia etti. Balta, “CHP’li bir milletvekili tarafından ısırıldığım yüzde yüz kesin. Hekimlerini söyledikleri insanın ısırması daha tehlikeliymiş, tetanos aşısı oldum” dedi.
AKP’li vekillerse ertesi gün Meclis’e ‘Köpek giremez’ yazılı dövizlerle geldi.
15 bin avroluk mikrofon ‘sır oldu’

Kavga sırasına mikrofon ‘sır’ oldu. (Fotoğraf: Twitter/@sezerkatirciogl)
Kavga sırasında, tarihte ilk defa genel kuruldaki kürsü de yerinden söküldü.
Ayrıca kürsüde bulunan 15 bin avroluk da ‘kayboldu.’ Meclis’te mikrofonu bulmak için özel ekip kuruldu.
Ekipten bir yetkili, mikrofonun vekiller tarafından ‘sopa’ olarak kullanılmış olmasından şüphelendiğini söyledi.
‘Soykırım’a ceza

Fotoğraf: DHA
Yine birinci turda, teklifin 11’inci maddesi görüşülürken konuşma yapan HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, ‘soykırım’ dediği için ceza aldı.
AKP, MHP ve CHP’lilerin ‘ittifakı’yla Paylan’a üç birleşimden çıkarma cezası verildi. ‘Soykırım’ ifadesi ise tutanaklardan çıkarıldı.
HDP’nin itirazı ‘kulak arkası’ edildi

HDP’nin barajı geçtiği, 7 Haziran 2015’teki seçim sonuçları kesinleştikten hemen sonra… (Fotoğraf: Reuters)
Geçen genel seçimde üçüncü parti olarak Meclis’e giren HDP, eş başkanları dahil 11 vekilinin tutuklu bulunması nedeniyle, Anayasa görüşmelerinin iç tüzüğe aykırı olduğunu savunmuştu.
HDP, görüşmeler sırasında her ne kadar hapisteki vekillerinin de oy kullanması için imkan sağlanmasını istese de talebini kabul ettiremedi.
Nazlıaka’nın kelepçesi, AKP’nin ‘yetenekli’ vekili…

Fotoğraf: DHA
Teklifin ikinci tur oylaması 18 Ocak’ta başladı.
İlk günü ‘sorunsuz’ geçiren Meclis’te, ikinci gün kavga eksik olmadı.
Ankara’nın bağımsız milletvekili Aylin Nazlıaka, kürsüye gelerek kendisini mikrofona kelepçeledi. Nazlıaka’nın bu eylemi, yaklaşık 1,5 saat sürdü. Daha sonra AKP’li kadın vekiller Nazlıaka’nın çevresini sararak kelepçeyi çıkarmak istedi. Nazlıaka’nın kelepçesi, zor kullanılarak çıkarıldı.

Fotoğraf: Reuters
Kavgada öne çıkan isimse AKP Antalya milletvekili Gökçen Özdoğan Enç idi. Enç, CHP’li Şafak Pavey’i itti, HDP’li Burcu Çelik Özkan’ın saçını çekti ve HDP’li Pervin Buldan’ı da göğsüne vurararak hastanelik etti.

CHP’li Pavey, yere düştü.
Enç’in fark ettirmeden kürsüye yürüdüğü, bu sırada erkek bir AKP’li vekilin ‘işaret’iyle Nazlıaka’ya yaklaştığı görülen videoysa sosyal medyada gündem oldu.
Meclis’te kendini kürsüye kelepçeleyen Aylin Nazlıaka’ya AK Part’li kadın milletvekilleri böyle müdahale etti. pic.twitter.com/uk2ed7g2dd
— Neden TT oldu? (@nedenttoldu) 19 Ocak 2017
AKP’li vekil ‘Yeliz’miş!
Meclis görüşmeleri ana akım televizyon kanallarında naklen yayınlanmasa da milletvekilleri kendi imkanlarıyla genel kuruldan internet üzerinden canlı yayın yaptı.

Ahmet Hamdi Çamlı. (Fotoğraflar: DHA)
CHP’li vekil Ali Şeker ‘Şeker TV’ ile gündem olurken, AKP’li Ahmet Hamdi Çamlı’nın Twitter’dan ‘@yelizadeley’ kullancı adıyla yayın yaptığı ortaya çıktı.

Şeker TV.
Genel kuruldaki AKP sıralarından canlı yayın uygulaması Periscope üzerinden yayın yaptığı fark edildi.
Bu isimde bir vekilin olmayışı, hesabın sahte olduğunun anlaşılmasına neden oldu. ‘supertitiz’ adlı kullanıcı, Periscope yayınından yakaladığı görüntüyle hesabın Ahmet Hamdi Çamlı tarafından yönetildiğini açığa çıkardı.
https://twitter.com/super_titiz/status/822185949077663744?ref_src=twsrc%5Etfw
Bunun üzerine bazı Twitter kullanıları, AKP’li vekili ‘ti’ye aldı.
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ise görüşmeleri şu sözlerle özetledi: “Ben kendi adıma söyleyeyim. Diyarbakır’da 25 yıl avukatlık yaptım. 80, 90’lı yıllarda, birçok faili meçhul cinayet oldu. Kendimiz faili meçhul cinayetlerin hedefi olduk, kurtultuk ama dün inanın parlamentoda faili mechul cinayete kurban giderim kaygısı yaşadım. Böyle bir ortam var, Meclis içerisinde faili meçhul bir şekilde bir kavganın kurbanı olabilirdik.”