Bu yıl 26’ıncısı düzenlenen İstanbul Tiyatro Festivali, şehrin değişen kültürünü, seslerini, insanlarını ve gündelik yaşamını şiirsel zeminle iç içe sunan ‘İstanbul Mon Amour‘ gösterisiyle bu cumartesi sona eriyor.
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen festival, 26 Kasım Cumartesi günü tüm güne yayılacak farklı sanat performanslarıyla son bulacak.
26’ıncı İstanbul Tiyatro Festivali küratörü Işıl Kasapoğlu’nun yaklaşık 30 yıl önce, Orhan Veli Kanık’ın ‘İstanbul’u Dinliyorum’ şiirinden esinlenerek tasarladığı ‘İstanbul Mon Amour‘, tüm gün boyunca şehrin çeşitli bölgelerindeki mekanların birer sahneye dönüştürülmesiyle katılımcılara unutulmayacak bir gün vaat ediyor.
İstanbul’a suyun altından bir bakış
Saat 11.00’de Süreyya Operası’nda başlayan yolculuk gün boyu şöyle devam edecek:
Ebru Cansız ve Alper Maral’ın ortaklaşa imza attıkları dans gösterisi hep suyun üstünden baktığımız İstanbul’a suyun altından bir bakış atıyor. Ardından Kadıköy İskelesi’ne ulaşan seyirci İstanbul’un sembollerinden Şehir Hatları Vapuru’nda Sarp Aydınoğlu, Anuşka’nın Atölyesi ve Sibel Altan ile kuklalar ve masklar aracılığıyla, hayvanların gözünden İstanbul’a bakıyor.
Eminönü İskelesi’nde vapurdan ayrılan seyirci İstanbul Manifaturacılar Çarşısı’na (İMÇ) varıyor ve burada Okan Kaya’dan, müzik ve ses tasarımıyla biçimlenen bir yol, yolculuk ve göç hikâyesi dinliyor. Ardından metroyla Levent’e geçen seyirci, Kanyon Alışveriş Merkezi’nde Mihran Tomasyan’ın süpervizörlüğünde Ufuk Fakıoğlu’nun tasarladığı modern dans gösterisiyle bu defa İstanbul’un yeni yüzüne, küresel düzenin yarattığı ilişkilere, tüketici kimliklere tanıklık ediyor.
Kanyon’un ardından izleyici Beyoğlu’na, İstiklal Caddesi’nin efsanevi yapılarından Galatasaray Lisesi’ne geçiyor; lisenin meşhur Tevfik Fikret Salonu’nda Volkan Sarıöz’ün tasarlayıp Hakan Tabakan’ın kaleme aldığı ve Garip döneminin şair, sanatçı ve eleştirmenlerinden oluşan bir grup entelektüelin dünyasından İstanbul’u anlatan bir oyunu takip ediyor. Ve İstanbul Mon Amour, Salon İKSV’de Nejat Yavaşoğulları, Barabar, Gülinler, Ari Barokas gibi pek çok sanatçının sahne alacağı bir konserle sona eriyor.