Ekonomik güvencesizlik ve iş stresiyle şüphesiz tüm çalışanlar mücadele ediyor ancak bazı araştırmalar çalışma hayatında en çok stresi Z kuşağının hissettiğini gösteriyor.
Araştırmalar, Z kuşağının iş yerinde en stresli yaş grubu olarak öne çıktığını ve bununla başa çıkmakta zorlandığını gösteriyor. Z kuşağı, 1996 yılından sonra doğan gençleri tanımlamak için kullanılıyor.
BBC’nin aktardığına göre çok uluslu sigorta şirketi Cigna International Health’in dünya çapında yaklaşık 12 bin çalışanla yaptığı 2023 anketine göre 18 ila 24 yaşındakilerin yüzde 91’i stresli olduğunu söylüyor.
Tükenmişlik belirtileri
Aynı veriler, yönetilemeyen stresin Z kuşağı katılımcılarının neredeyse dörtte birini (yüzde 23) etkilediğini ve neredeyse tamamının (yüzde 98) tükenmişlik belirtileriyle başa çıkmaya çalıştığını gösteriyor.
Kısacası, profesyonel hayatın gerekleri en çok genç çalışanlar zorluyor. Peki neden?
Talihsizlikler dizisi
Covid-19 pandemisi döneminde başlayan evden çalışma trendi tersine dönerken, birçok şirket de ekonomik gerekçelerle binlerce kişiyi işten çıkarıyor.
Şirketlere 20’li yaşlarındaki çalışanları yönetme konusunda tavsiyelerde bulunan Eliza Filby, işten çıkarmalarla ilgili herkesin büyük stres yaşadığını söylüyor.
Bunun yanında ekonomik zorluklar da iş yerinde strese neden oluyor. ‘Workhuman’ adlı İK yazılım şirketinin 2023 verilerine göre Britanya’da çalışanların yüzde 84’ü geçim sıkıntısı nedeniyle daha stresli ve gergin.
Bu endişeler yaygın olsa da, Z kuşağı bu sorunlarla mücadelede en fazla zorlanan grup gibi görünüyor. Araştırmalar, Z kuşağının maaşlarıyla mevcut ekonomik koşullarda ‘yüksek yaşam kalitesine’ sahip olmalarının diğerlerine göre daha düşük olduğunu gösteriyor.
Z kuşağı önemli ölçüde daha az para biriktiriyor ve birçoğu maaşıyla zar zor geçiniyor.
İnsan ilişkilerinde zorlanıyorlar
Uzmanlar, büyük stres faktörlerinin ötesinde, genç çalışanların insan ilişkilerinde de zorlandığını söylüyor İş arkadaşlıklarının kuralları, ofis kıyafet kodları ve profesyonel sınırlar hakkında hala pek çok soru işareti var. Bir ofise gitmek, sosyalleşmek ve yönetilmek zorunda olmak birçok gence çok yabancı geliyor. İşin sosyal yönleri korkutucu olmaya devam ediyor.
Kaygılılar
Filby, Z kuşağının işe başladığı olağanüstü iklim nedeniyle belirli kaygı yaşadığını savunuyor.
Z kuşağı üyelerinin çoğu, üniversiteyi pandemi nedeniyle izole ve tamamen sanal ortamlarda bitirmek zorunda kaldı. Ardından istikrarsız bir ekonomiye ve olağandışı işyeri koşullarına geçiş yapmak zorunda kaldılar.
Los Angeles merkezli bir örgütsel liderlik uzmanı olan yazar Santor Nishizaki, Z kuşağının tıpkı Y kuşağının 2008 ekonomik krizi sırasında üniversiteden mezun olduktan sonra yaşadığını söyledi.
Kısa vadede Z kuşağının stresi, profesyonel yaşamlarında kararsızlığa ve gerilemeye yol açıyor.
İş hayatından kopuklar
Araştırmalara göre iş hayatından en kopuk grup onlar. Ayrıca, diğer gruplara göre daha fazla genel stres ve işle ilgili tükenmişlik bildiriyorlar. Uzun vadede bu stres ve tükenmişliğin, iş performansını ve kariyer gelişimini etkileyeceği düşünülüyor.
Uzmanlara göre en genç çalışanların üzerindeki baskıyı azaltmak, hızlı çözümü olmayan bir zorluk, çünkü mevcut ortam değişmeye devam ediyor.
Ancak ofis duvarlarının dışında ne olursa olsun, liderler işe Nishizaki’nin tanımıyla bir ‘amaç ve etki kültürü’ inşa ederek başlayabilir: “Z kuşağı, esneklik, koç ve akıl hocası olan bir patron, sık iletişim ve yaptıkları işin dünyada nasıl olumlu bir etki yarattığı konusunda netlik sunan bir kuruluşta çalışmak istiyor.”