Batman’daki bir nikahta şahitlik yapmak için Diyarbakır’a giden İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, yerine kayyım atanacağına dair bir endişesi olup olmadığına ilişkin soruya, tek endişesinin demokrasi adına olacağını belirterek, “Şahsım adına zerre kadar endişe duyan birisi değilim” dedi.
Söz verdiği Cihan Yaşar’ın nikah şahitliğini yapmak için çıktığı yolculukta ilk durağı Diyarbakır olan İmamoğlu, partisinin il başkanlığındaki açıklamasında Mardin’de görevden alınan HDP’li Ahmet Türk ve Diyarbakır’da görevden alınan Adnan Selçuk Mızraklı’nın da bulunduğu isimlerle bir araya geldi.
İmamoğlu, Diyarbakır, Van ve Mardin’deki belediyelere kayyım atanmasına geniş verdiği açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Kendi iradesini milletinkinden üstün görme gafletine düşenler bunun bedelini sandıkta en ağır şekilde öderler. Seçilmiş belediye başkanlarının soyut, kamu vicdanını ikna etmekten uzak sebeplerle görevden alınıp kayyım atanması da ne yazık ki gaflettir delalettir.”
‘Günü kurtarmak için yapılan yanar döner siyaset’
‘Partileri, sivil toplum kuruluşlarını ve kişileri bazen hukukun içinde kabul edip bazen hukuk dışı olarak damgalamanın yanar döner bir siyaset anlayışının ürünü’ olduğunu savunan İmamoğlu, “Şunu iyi bilsinler ki, böyle ilkesiz, günü kurtarmak için yapılan siyasetten ne kendilerine bir fayda gelir, ne de ülkeye” dedi.
Vatandaşın seçme ve seçilme hakkının önünde engel çıkarmanın demokrasi dışı arayışlar içindeki kesimleri güçlendirmekten başka bir işe yaramayacağını vurgulayan İmamoğlu şöyle devam etti: “Bazı seçmen kitlelerini, siyasi partileri ve seçilmişleri diğerlerinden ayrı tutmak farklı kurallar uygulamak kabul edilmez. Bu çok tehlikeli bir ayrımcılık. Ne yazık ki Diyarbakır, Van ve Mardin belediye başkanları ve seçmenlerine yönelik tavırda böyle bir ayrımcılık gözler önüne seriliyor. Bu hepimizi çok üzüyor.”
‘Demokrasi, barış ve cumhuriyet hepimiz için nefes gibi’
Seçilmişlerin hukuk dışına çıktıklarını iddia edenlerin bunun yargı organları ve kamu vicdanına kabul ettirmek zorunda olduklarını söyleyen İmamoğlu, farklı kentlerde hukukun içinde kalarak karşı duruş sergilendiğini belirterek şöyle devam etti: “Özgürlük, barış, demokrasi ve cumhuriyet, hepimiz için nefes gibi. Nefesimizin ne kadar daraldığını İstanbul’da hissettik. Bu nefes daralmasını ülkenin hiçbir yerinde yaşanmasını istemeyiz.”
Kayyım atamalarının nedeninin kendisine verilen destek olduğunu düşünmüyor
İmamoğlu, bir gazetecinin, “Kayyım atamalarının nedeni olarak Kürtlerin, size ve CHP’ye desteği gösteriliyor” demesi üzerine ise İmamoğlu, “Ben öyle düşünmüyorum bu kadar dip seviyede hareket edilmesini açıkçası ayıpla karşılarım bu başka bir mesele olabilir. kendi adlarına farklı üstünlükler kurmak adına bir mücadele olabilir” dedi.
‘Kürtçe bilmiyorum; öğretirseniz konuşurum’
İmamoğlu, bir başka gazetecinin, “Sizden Kürtçe birkaç cümle bekliyor arkadaşlar” sözleri üzerine ise “Öğretirseniz söylerim. Henüz öğrenmedim. Ben anlamadan konuşmayı sevmem başkaları gibi” ifadelerini kullandı.
Tahir Elçi’nin mezarını ziyaret etti
İmamoğlu, Diyarbakır’da Kasım 2015’te cinayete kurban giden eski Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin mezarını da ziyaret etti. İmamoğlu, eşi Dilek İmamoğlu’yla birlikte çiçek bırakıp dua ettiği Elçi’nin kabri başında, “Ne yazık ki bugün Tahir Elçi’nin kabri başındayız. Haince bir saldırıyla kaybettiğimiz çok değerli bir insan, aktivist. Aynı zamanda baro başkanlığı yapmış Diyarbakır ve ülkemiz için çok değerli bir insanı kaybettik” dedi.
Ülkeyi terörden kurtarmanın demokrasiyi güçlendirmek ve hukukun üstünlüğünü var etmekten geçtiğini savunan İmamoğlu şöyle devam etti: “Bu mücadele, birlik ve beraberlikle olur. Bu mücadelenin bekçisi Cumhuriyettir, demokrasidir, hukukun üstünlüğüdür. Bu yönüyle hukukun üstünlüğünü savunan bir demokrasi şehidini burada anmak ve mezarı başında ona duamızı göndermek istedik.”
Diyarbakır’da kent sokaklarında gezen ve esnaf ziyaretlerinde bulunan İmamoğlu, öğle yemeğini, kentin simgelerinden biri olan ciğercide yedi. İmamoğlu’na burada poşu hediye edildi.
İmamoğlu, kentin simgesi olan ciğercide ızgaranın başına da geçerek ciğer pişirdi.
Yemekten sonra Diyarbakır sokaklarında dolaşan İmamoğlu, vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaştı. 1979’dan beri Trabzonspor taraftarı olduğunu belirten Diyarbakırlı bir esnafa da üzerinde imzasının olduğu bir Trabzonspor forması gönderme sözü verdi.