AYŞEGÜL KASAP
aysegulkasap@diken.com.tr
@aysegul_kasap
Seçimlerden sonra bir zam da ilaç fiyatlarına geldi.
İlaç fiyatlandırmasında kullanılan avro kuru yüzde 30,5 artırıldı. 10,77 lira seviyesindeki kur, 14,0387 liraya çıktı.
Serbest piyasadaki avro kuruysa 30 liranın üstünde. Eczacılara göre ilaç fiyatlandırmasındaki kur da 18-20 civarında olmalı. Aksi takdirde ilaç sıkıntısı sürecek.
Türkiye’nin ilaç ikilemi şu: Zam olmasa ilaç bulunamıyor, zam olunca da fiyatlar nedeniyle ilaca ulaşmakta zorlanılıyor.
Diken’e konuşan eczacı Cem Kılınç, bu zammı beklediklerini söyledi: “Kanser ilaçları dahil ithal ilaçlar yoktu. Son üç gündürse çoğu ilaç bulunamaz hale gelmişti. Ekonomik kriz halk sağlığını olumsuz etkiliyor.“

İlaç avro kuru, önceki yıllarda senede bir kez, şubatta güncellenirdi. Ama ‘nas politikası’ nedeniyle dövizdeki agresif artış ilaca gelen zam rutinini de etkiledi. 2022’de bu nedenle şubat, temmuz ve aralık olmak üzere üç kere zam yapılmıştı. Aralıkta zam yapılırken 2023 Şubat’ta zam yapılmayacağı söylenmişti.
Ama ilaç avro kuru ile reel kur arasındaki makas açıldıkça ilaç sıkıntısı artmaya başladı.
Eczacı Kılınç seçimden önce ‘devletin ekonomideki sıkıntıyı göstermemek için zammı ertelediğini’ söyledi.
Bu süreçte iktidarın politikaları nedeniyle hastaların olumsuz etkilendiğini de belirten Kılınç şöyle devam etti: “Kanser de dahil ithal ilaçlar yoktu. Son üç günüdürse çoğu ilaç bulunamaz hale gelmişti. Ekonomik kriz halk sağlığını olumsuz etkiliyor. Eczaneler isyan noktasına geldi. İlaç firmaları yeterince kar edemediklerini söyledikleri için ilaçları piyasadan çekiyor. O ilaçlar yok değil, var. Biz halk sağlığının yanındayız. İlaç o anda lazım. O anda o kişiyi hayatta tutacak çünkü.”
Firmalara yeterli değil
Eczacılara göre zammın ilaç yokluğuna çözüm olması pek mümkün görünmüyor. ‘Avro kuru 18-20 liraları bulmadıkça ilaç firmalarının ilaçlarını Türkiye piyasasına sunmakta çok istekli olmayacağı’ görüşü hakim. Yani ilaç avro kuru ile reel kur arasındaki makas hala ciddi oranda açık. Bu nedenle de bir süre sonra ilaç sıkıntısı tekrar gündem olabilir.
Yük artıyor
Kılınç devletin ilaç dışında da vatandaştan para aldığını hatırlattı: ” SGK’lı bir hasta eczanelerden ilacını almak istediğinde reçete katılım payı, ilaç katılım payı, ilaç fiyat farkı gibi birçok kalemde ücret ödüyor. İlaç fiyat farklarıysa her geçen gün hastalar tarafından daha çok tepkiyle karşılanıyor. Yeni zamla beraber vatandaşa yansıması da daha çok olacak.”
Çalışanlarda ilaç fiyatının yüzde 80’ini devlet karşılıyor, yüzde 20’sini kişinin kendi ödüyor. Emeklilerde ise yüzde 90’ını devlet kendi ödüyor. Yüzde 10’u maaşından kesiliyor. Bunların dışında bir de ilaç fiyat farkı var.
İşsiz, sigortasız insanlarsa ilaçların bütün fiyatını kendi ödüyor.
Kılınç şunları söyledi: “Yani bir ilacın muadili varsa devlet vatandaştan ‘En ucuz olanını al onu öderim ama pahalı olanını alacaksan fiyat farkını sen öde’ diyor. Orada da şöyle oluyor, kişi ucuz olanını talep etse bile piyasada olmuyor, mecburen fiyat farkı çıkaranı almak zorunda kalıyor. Eskiden örneğin bir reçetede 15-20 mira ödeyen vatandaş şimdi 200 liranın altında para ödeyen pek olmuyor. Şimdi daha fazla olacak bu.”