• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

İBB Halk Kütüphaneleri ne işe yarıyor?

05/09/2022 16:42

Sultangazi’de Ahmed Arif Kütüphanesi, Sancaktepe’de Yaşar Kemal Kütüphanesi, Taksim’de Sevgi Soysal Kütüphanesi… İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin son dönemde birbiri ardına açtığı halk kütüphaneleri, nasıl bir işlevi yerine getiriyor? Türkiye’nin yakın tarihini çalışan akademisyen Eray Yılmaz, halk kütüphanelerini belediyecilik açısından tarihsel perspektifle değerlendirdi.

Sevgi Soysal adına açılan kütüphane ve kültür evinin açılışında yazarın kızı Funda Soysal bir konuşma yapmıştı

Ekrem İmamoğlu başkanlığında İBB, özellikle yuva ve kütüphane açılışlarıyla çocuklar, gençler ve aileler arasındaki toplumsal sınıfsal farkları gidermeye, en azından bazı meselelerde eşit imkanlar sağlamaya gayret ediyor.


Bu siyasetiyle İmamoğlu ve İBB, 1970’lerde gündeme gelen toplumcu belediyeciliği yeniden hatırlatıyor. Bu yazıda kısaca kütüphane ve İBB’nin açtığı ilk basamak ‘çalışma ve alıştırma kütüphaneleri’ üzerinde, 1970’lerde gündeme gelen toplumcu belediyeciliğin bir devamı biçiminde durmak istiyorum.

1973 Yerel Seçimlerine 12 Mart Darbecilerini karşısına alan Bülent Ecevit’in rüzgarıyla giren CHP, aralarında İstanbul, Ankara, İzmir, İzmit ve Denizli gibi şehirlerin de yer aldığı belediye başkanlıklarını kazanmıştı.

Baskıya rağmen Halk Ekmek ve Hamidiye Su

CHP’li başkanlardan Ankara Belediye Başkanları Vedat Dolakay ve ardından Ali Dinçer, Ankara’ya yeşil alanlar ve yaya alanları kazandırır, Kuğulu Park canlandırır. Hitit Güneş Kursu Heykeli uzun süren bir mücadelenin sonunda açılır. Ankara tarihi bir kimlik ve simge kazanır. 

İstanbul’da Ahmet İsvan, çoğunluk CHP’de olmasına rağmen belediye yetkililerinden birini Adalet Partisi’nden seçtirir, bu tavrını şöyle açıklar: “Demokrasi, çoğunluk diktası değildir.” İsvan, Milliyetçi Cephe hükümetlerinin İstanbul Belediyesine karşı yürüttüğü baskılara rağmen Halk Ekmek’i kurar, Hamidiye Su’yu tesisleştirir, tercihli yol uygulamasını hayata geçirir.

Vedat Dalokay (solda) Ankara’da, Ahmet İsvan (sağda) İstanbul’da toplumcu belediyecilikleriyle tarihe geçmiş iki isim

Denizli’de Hasan Gönüllü, artan sanayi ile birlikte nüfusu yoğunlaşan ve yaşam alanı daralan şehirde 18 cadde açar, yeni semt pazarları kurar, pazarlarda belediyenin denetimiyle halka ucuz ve sağlıklı gıda erişimi sağlar, tanzim satış mağazaları meydana getirir. Kentin içme suyu sorununu yeni depolar ve su hatlarıyla büyük oranda çözer.

73’ten 80’e toplumcu belediyecilik

İzmit’te Erol Köse, toplumcu belediyeciliğin öncüsü olur. 30 bin konutluk kooperatifler biçiminde örgütlenen bir proje hazırlar, gecekondu mahallelerine öncelikli altyapı hizmetleri götürür, sahilin yağmalanmasını önler, toplumsal kullanıma kazandırır, özel toplu ulaşım yolu açar.

1973’ten 1980’e kadar CHP’li belediyeler, kamu yararını öne çıkaran, katılımcı bir anlayışı savunan, yoksulları gözeten, kentlerin altyapı sorunlarıyla beraber, barınma ve beslenme sorunlarıyla mücadele eden, kentlere tarihi bir varlık kazandırmaya çalışan toplumcu ve üretici belediyeler biçiminde kabul görür ve ülke tarihinde iz bırakır. İşte İmamoğlu başkanlığında açılan yuva ve kütüphane projeleri söz konusu toplumcu belediyeciliğin güçlü bir devamı biçiminde görülebilir.

Sevgi Soysal Kütüphanesi 30 Ağustos’ta açıldı.

İBB’nin Atatürk Kitaplığı merkez olmak üzere İstanbul’un çeşitli ilçelerinde 30’un üzerinde kütüphanesi ve tüm kütüphanelerinde 1 milyonun üzerinde kitap, dergi, kartpostal ve sair ürünleri var. En yeni kütüphane, kızlarının da katılımıyla açılan Taksim’deki ‘Sevgi Soysal Kütüphanesi’. Bu vesileyle herhalde şunu sormak gerekiyor, sahi bu kütüphaneler ne işe yarıyor, buralardan kimler nasıl yararlanıyor?

Kütüphane, temel itibariyle kitabın yani esaslı, çeşitli, incelikli araştırmaların toplandığı mekân biçiminde tanımlanabilir. Kütüphanede uzun süreli, sabırlı ve ciddi bir araştırma, çeşitli boyutlarıyla yapılabilir, doğru bilgiye ulaşılabilir ve tüm bu süreçte bilgi, yaşamla uyumlu bir biçimde yorumlanabilir. Kısaca kütüphane, eleştirel ve sorgulanabilir bilginin üretildiği mekanlar kabul edilebilir. 

Kütüphanenin tarihi milattan önce 2600 yıllarına, Sümerlere kadar uzanıyor. Sümerler, arşiv niteliği de taşıyan kütüphanelerinde yazının ilk işlenme biçimi tabletlerini saklıyorlardı. Sümerlerden eski Yunanlara, İslam devletlerinden Fatımilere kadar hemen her devirde devasa kütüphaneler açılıyor.  Bugün kütüphane sadece yazılı-kâğıt işleri değil, görsel-işitsel malzeme ve e-yayınlar gibi birçok unsuru içinde barındırıyor.

Dünyanın en büyük kütüphaneleri, tahmin edileceği gibi dünyanın en iyi üniversitelerinin yer aldığı ülkelerde bulunuyor.

İlk üç sırada, Londra, Washington, Şanghay var

İlk üç sırada 200 milyona yakın varlığıyla British Kütüphane, 170 milyondan fazla varlığıyla Amerika Kongre Kütüphanesi ve 50 milyonun üzerinde varlığıyla Şanghay Kütüphanesi yer alıyor. Türkiye’deyse en büyük kütüphane Milli Kütüphaneden nakille kurulan Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi, ama bu kütüphane 4 milyonluk varlığıyla dünya listelerine giremiyor.

Şüphesiz kütüphanelerin varlıkları kadar nitelikleri de önemli, bu meseledeyse bilim, sanat ve felsefenin önder ülkeleri başı çekiyor. Kısaca Türkiye, hemen tüm alanlarda gösterdiği zafiyeti kütüphanecilikte de sürdürüyor, şüphesiz kütüphanelerin kadroları, çalışma saatleri, varlık nitelikleri, dil çeşitliliği diğer büyük temaları meydana getiriyor. 

İBB’nin en yeni kütüphanesi Sevgi Soysal Kütüphanesi bir ‘mahalle kitaplığı’ biçiminde görülebilir, kütüphanecilikte belki de en önem verilmesi gereken ilk basamağı meydana getirebilir.

Yoksulları kitapla buluşturuyor

İlk basamak, çalışma ve alıştırma kütüphaneleri bir yandan yoksul veya alt-orta sınıf ailelerin çocuklarına, gençlere özellikle üniversite sınavları için hazırlık ve çalışma imkanı sunar, kitapla ilişki kurmalarını sağlar. Diğer yandan ‘hakikat ötesinde’ yaşadığımız bugünlerde, çeşitli seminerler ve atölye çalışmalarıyla doğru bilginin nasıl kazanılacağını, bir bilginin nasıl teyit edileceğini, eleştirel bir zihni inşa etmenin yollarını gösterebilir.

Hele hele Sevgi Soysal gibi yaşamına yön veren, ülkeye bir toplumbilimci gibi yaklaşan, toplumsal cinsiyet sorunlarını kadın-erkek geleneksel rollerini sorgulayarak edebiyata taşıyan bir kadın yazarın ismini taşıyan bir kütüphane bu işe öncülük edebilir.

Kategori:Keyif, Vitrin-mobil

SON HABERLER

Demirtaş'tan ilk mesaj: El birliğiyle, samimiyetle çalışma zamanı

Tutuklu eski HDP eş genel başkanı Selahattin Demirtaş’ın, PKK’nın silah bırakma ve fesih kararına ilişkin mesajı paylaşıldı: * Herkese selam ve sevgilerimi iletirim. Sırrı (Süreyya Önder) bey’in acısı ve hatırasıyla beraber barış için atılan adımların umudunu bir arada yaşıyoruz. * PKK’nin kongre sonuçları vesilesiyle, bu kararı alan PKK yönetimine, emeği geçen başta sayın Öcalan olmak […]

DEM Parti: En önemli adres Meclis

DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, PKK’nın silah bırakma ve fesih kararına ilişkin “Parti olarak barış, demokrasi ve özgürlük temelinde yepyeni bir olanak olarak görüyoruz” dedi.

Bakan Tunç: Dönüm noktasındayız

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, PKK’nın silah bırakma ve fesih kararını ‘dönüm noktası’ olarak niteledi.

Fidan, PKK'nın feshini değerlendirdi: Tarihi karar

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, PKK’nın silah bırakma ve fesih kararı için “Atılacak pratik adımlar var. Onları da yakından takip edeceğiz” dedi.

Erdoğan 'durum tespiti' yaptı: Adalete inanç yoksa huzur ve barış da yoktur

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Adalete olan inancın temelinden sarsıldığı bir ülkede ne yaparsanız yapın huzuru ve barışı tesis edemezsiniz” dedi.

MHP'li belediye istedi, Silivri Cezaevi'nin adı değişti: İlçenin itibarını zedeliyor
Öğrenci yemeklerine bir zam da Yıldız Teknik'ten

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 750 gündür hapiste

YAZARLAR

Editör eksikliği fazlalık yaratır

Mustafa Dağıstanlı

Anne dediğin başlangıçtır

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Dilsiz bir ülkenin çığlığı

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Sırrı Süreyya Önder'in 'Cumhuriyet' eleştirisi üzerine…

Murat Sevinç

Silmek isteseler de silemezler

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Füruzan'ın röportajlarındaki dil dikenleri

Mustafa Dağıstanlı

Sırrı bey…

Murat Sevinç

GÜNÜN 11’İ

Alaattin Aktaş: 'Şak diye 10 milyar döviz satma' önerisi acaba 'şak' kısmı aynı kalmak kaydıyla faiz artışında uygulansaydı…

Murat Muratoğlu: 'Dış mihrak', 'üst akıl', 'iç hain' derken şimdi de repertuara 'malum çevreler' eklendi

Abdullah Tolu: Büyük şirketler futbol kulüplerinin statlarında loca kiralayarak, müşterileri ve personelini ağırlıyor

Yusuf Dinç: Politika faizini, enflasyonu bahane edip kura göre ayarlamaktan vazgeçilmeli…

Engin Solakoğlu: ABD'nin Ortadoğu'da yeniden çizmeye kalkıştığı harita bakımından Türkiye'nin önemi eşsiz

Erdal Sağlam: Bu iktidarın enflasyonu tek haneye indiremeyeceği çok açık

Ünal Özüak: Malaga ligin en iyi takımı olabilir ama Galatasaray daha motive olmalıydı

Abbas Güçlü: Çin, başta ABD olmak üzere diğerlerine hiç benzemiyor!

Nuray Babacan: Temkinli duran AKP'li siyasetçiler var

Murat Belge: İki çocuğunu öldürmüş 'vatanperver'le aynı safta yer almak 'bütün' AKP sempatizanlarını mutlu eder mi?

Faruk Bildirici: Haberi düzeltmesi, istismarın ayrıntılarının pornografik bir dille anlatıldığı satırları silmesi gerekirdi

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×