Okura not:
Günün 11’i, Türkiye medyasındaki görüş ve yorum çeşitliliğini yansıtmak amacıyla hazırlanmaktadır. Aşağıda özetini bulacağınız yazıya yer vermemiz, içeriğini onayladığımız ve/veya desteklediğimiz anlamına gelmez.
8 Aralık’ta Suriye ordusunun çekilmesi sonucu, Birleşmiş Milletler’in “terör örgütü” olarak kabul ettiği HTŞ -Türkiye, ABD ve İsrail’in açık-saklı desteğiyle- Şam’da iktidarı gasp etti. Kafa kesmekten başka bir marifeti görülmemiş bu güruhun geçmişini ve bugününü gözden uzak tutmak için önce “Esad’ın sarayı” halka açıldı. “Batman kayyumunun odası”ndan daha az lüks olduğu anlaşılınca, bu kez gösteri Sednaya hapishanesinde sürdü. Orda da elde edilen görüntülerin, tanıkların, odaların kurgu olduğu ortaya çıktı -Bizzat “filmin yapımcıları” (CNN) özür dilemek zorunda kaldı-. HTŞ’nin, İsrail’in, Batı’nın isteğine göre ayarlanan saray ve hapishane gösterisi bir haftada çöktü.
Batı’nın -iki savaştaki toplarına benzer- yeni bombardımanda, 13 yıl boyunca ülkesini işgale gelen cihatçılara karşı elde silah direnenler, düşenler unutturulmak isteniliyor -Birinci ve İkinci Dünya Savaşı’nda “haklı bir savaş”ta dövüşen ve ölenler gibi-. Asıl kahramanların unutturulduğu bu dönemde, yüzde sakal, elde kalaşnikof, üstünde Amerikan üniforması ve kurgu bir hapishaneden fırlayan tiyatro oyuncuları birer kahramana dönüşüyor. Ancak, sahte mekân ve kahraman, planlanmış gösteri hemen teşhir oluyor.