Okura not:
Günün 11’i, Türkiye medyasındaki görüş ve yorum çeşitliliğini yansıtmak amacıyla hazırlanmaktadır. Aşağıda özetini bulacağınız yazıya yer vermemiz, içeriğini onayladığımız ve/veya desteklediğimiz anlamına gelmez.
Başkent Şam’da yönetimde El Kaide kökenli bir kadro olduğunu gösteren herhangi bir iz yok. Kadınlar, Noel ve yılbaşı süslemeleri, restoranlar, içkili mekanlar, kiliseler; herkes ve her yer normal yaşamına devam ediyor. Ancak bütün bu adımlar gerilimin tırmanmasına engel olamıyor, olacak gibi de görünmüyor.
Peki neden?
Çünkü;
-HTŞ yönetimi ele aldıktan sonra ilan ettiği geçici hükümette azınlıklara ve hatta ılımlı sayılabilecek Sünnilere bile yer vermedi. Daha sonra muhtemelen tepkiler sebebiyle kabineye bir kadın bakan daha eklendi ancak bu da yeni kabinenin kapsayıcı olacağına dair mesaj vermeye yetmedi. İnsanlar kadın bakan dahil hükümetin selefi eğilimli isimlerden oluştuğunu düşünüyor.
-Azınlıklara yönelik ılımlı mesajlar verse de hâlâ azınlıkların yeni anayasanın hazırlanmasına dahil edilip edilmeyecekleri, devlet kurumlarının kurulması aşamasında görevlendirilip görevlendirilmeyecekleri, statülerinin ne olacağı, ibadet ve kültürel haklar gibi alanlarda sınırlama yapılıp yapılmayacağı en önemlisi de can güvenliklerinin nasıl sağlanacağı konularında sorular cevapsız.
-Şam elbette başkent ve Şam’da yapılan her açıklama ve atılan her adım önemli ancak ülke Şam’dan da ibaret değil. Küçüklü büyüklü motosikletli grupların azınlıklara saldırdığına, tehdit ettiğine dair haberler ilk günden beri vardı ve giderek artıyor.