Tartışmalara yol açan yeni kanun tasarısıyla yetkileri artırılmak istenen gece bekçileri “Biz çalıştığımız yerin çocuklarıyız” diyerek çalıştıkları bölgede yaşamalarının avantaj olduğunu, göreve başladıklarından beri suç oranlarının düştüğünü düşünüyor.

Sputnik’in görüştüğü 33 yaşındaki lise mezunu bir bekçi, insanların hayat tarzlarına müdahale edilmesi endişeleri konusunu şu sözlerle yanıtladı: “Mesela, saat 22:00’dan sonra alkol aldığından şüphelendiğimiz birini durdurabiliriz. Ama bunun için kanıta da ihtiyacımız var. Gerektiğinde şüphelinin çıktığı marketten savcılığın talimatıyla kamera kayıtlarını da isteyebiliriz. Ama bu her siyah poşetle gezen kişiyi durduracağımız anlamına gelmez”.
‘Bu üniforma küfür geçirmez, edilen küfür devlete’
27 yaşındaki bir diğer bekçi ise sahip olduğu üniformanın ‘sorumluluğunu’ şu sözlerle ifade etti: “Bize ağır küfürler de geliyor. Ama üniforma küfür geçirmez. Biz edilen küfürleri kendi şahsımıza almıyoruz. Edilen küfür devlete ediliyor. Göğsümüzde ay yıldız var. Ben burada bir alkollü şahsın yanına gidiyorsam beni devlet gönderiyor. Ben durup dururken kimsenin alkolüne de karışmam, karşısına da çıkmam. Gidersem ya anons gelmiştir ya da vatandaş şüphelenmiştir.”
33 yaşındaki bekçi “Kadınların üstünü arar mısınız” sorusunu şöyle yanıtladı: “Bayanların üstünü aramak için, yoldan geçen birinden yardım isteyebiliriz. Hemşireden de yardım isteyebiliriz. Ben bayanı arayamam. Yoldan geçen ya da ulaşabileceğim bir bayan vatandaştan rica ederim. Daha sonra ifademde yardımcı olan kişinin de adını yazarım. Aranan kişinin üstünden çıkanları da tutanağa yazarım. Eğer etrafta kimse yoksa ve bir bayanı aramam gerekiyorsa ekip aracı çağırırım. Nöbetçi bayan polisler var”
‘Sıkıştırılmış eğitim’
Bekçilerin yeterli eğitimden geçmediği eleştirileriyle ilgili 52 yaşındaki polis eğitmeni B.K. şu yorumu yaptı: “Bekçiler 45 günlük sıkıştırılmış bir eğitimden geçiyor. Bu eğitim içerisinde yanaşık düzen, atış, müdahale, operasyon, etik kurallar, hukuk eğitimleri alıyorlar. Atış eğitimini bu yetki verilmeden önce de alıyorlardı. Zaten senede üç kere atış eğitimi düzenli olarak da veriliyor. Her personel, bekçi dahil senede 300 tane mermi atıyor.”