Eskişehir’de polis LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’ne müdahale etti. 10 kişi gözaltına alınırken LGBTİ+’lar Eskişehir’in dört bir yanına dağılarak basın açıklamasını okudu.
Kaos GL’nin aktardığına göre polis, kentte Onur Yürüyüşü için bugün Espark Bağlar Kapısı’nda bir araya gelenleri herhangi bir “Dağılın” anonsuna dahi olmadan gözaltına aldı.
Gözaltına alınan 10 kişi sağlık kontrollerinin ardından Eskişehir Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü.
Saldırının ardından LGBTİ+’lar Eskişehir’in dört bir yanına dağılarak basın açıklamasını okudu, polis şiddetine tepki gösterdi: “Daha Mayıs ayında Eskişehir’de yakılmamız İçin katliam çağrısı yapan broşürlerin akıbetini sorgulamayan devlet, bugün Eskişehir’deki Onur Haftası etkinliklerimizi yasaklayarak bizleri sindirebileceğini sanıyor. İstanbul’da ve İzmir’de yüzlerce gözaltına, ölüm tehdidine rağmen; bizler yüzbinler olup sokaklarda varoluşumuzu kriminalleştirmeye çalışan çete devletinin önünde dimdik direndik. Direnmeye devam ediyoruz! Krizin derinleşen faturasını artık LGBTİ+’lar, kadınlar ve mülteciler ödemeyecek. İşte bu yüzden bu yıl Eskişehir’de ‘Dönme’ diyoruz. Çünkü ne olursa olsun haklarımızdan ve canımızdan vazgeçmeye niyetimiz yok.”
Eskişehir Valiliği ‘genel ahlaka aykırı’ diyerek yasaklamıştı
Her yıl tüm dünyada haziran, LGBTİ+ Onur Ayı olarak kutlanırken son haftada Onur Yürüyüşü düzenleniyor. Türkiye’de ise birçok il ve ilçede Onur Yürüyüşleri hedef gösterilirken etkinlikler valiliklerce engelleniyor.
Eskişehir Valiliği, 23 Haziran’da 2’nci Eskişehir Onur Haftası kapsamında ‘yapılması düşünülen her türlü etkinliği’ yasaklamıştı.
Valilik yasak gerekçesinde etkinliği ‘genel ahlaka karşı bir takım tutum ve davranışlar içeren’ olarak tanımlayarak ‘radikal görüşlü insanların etkinliğe tepki gösterdiğini’ yazmıştı.
Eskişehir’de mayısta LGBTİ+’ların öldürülmesi, recm edilmesi ve yakılması çağrıları yer alan imzasız broşürler dağıtılmıştı. Broşürlerde “Lut kavminin yaptığını (erkek erkeğe teması) yapan kimseleri, her ikisini de görürseniz öldürün” ifadelerine yer veriliyordu.
‘İnsanca yaşam, eşit yurttaşlık talebimiz ısrarımızdır‘
Basın açıklamasının tam metni ise şöyle: “Her geçen gün zorlaşan koşullar altında insanca yaşam, eşit yurttaşlık talebimiz ısrarımızdır. AKP iktidarının gün be gün Türkiye halklarını kutuplaştırma politikalarını hep birlikte görüyor ve yaşıyoruz. Artan LGBTİ+, kadın ve mülteci düşmanlığının ortasında mücadelemiz bir kez daha haklılığını kanıtlıyor. 2015’ten bu yana Onur haftalarına var gücüyle saldıran devlet tüm olanaklarıyla iktidarını kaybetmemek adına nefret ve şiddet oklarını LGBTİ+’lara çevirmiş durumda. Her gün eğitim, barınma, sağlık, güvenceli istihdam ve yaşam hakkı gibi en temel insan haklarımız hiçe sayılıyor, derin yoksullukla sınanıyoruz.
Sadece bir gecede kişiye özel ahlak devreye sokularak İstanbul Sözleşmesinden çıkan devlet, tek bir adamın dolaylı olarak cinayetine ortak olmaya devam ediyor. Hükümet erkanının covid-19 gibi bir pandemiyi LGBTİ+’lara bağlayan söylemleri, ardı arkası kesilmeyen nefret hutbeleri, İçişleri bakanı sıfatıyla koltuk işgalcisi Soylunun açıklamaları, LGBTİ+’ların ve Kadınların daha fazla hak ihlaline uğramasına hatta dahası yaşam haklarının ellerinden alınmasına sebep oluyor.
Biz bu nefreti 1915’ten, 6-7 Eylül pogromundan, Maraş’tan, Madımaktan, Ülker Sokaktan, Pürtelaştan, Eryamandan, Ankara Garından, Altındağdan tanıyoruz. Siyasal anlamda her sıkıştığında azınlık gruplara şiddet oklarını çeviren AKP iktidarı, Geziden bu yana kendinden olmayanları tabiri caize bir bir ortadan kaldırmaya and içmiş durumda. Birbiri ardına nefreti körükleyen açıklamalarda bulunuyor, bir gecede çıkardığı yasaklar getiriyor, tutukluyor, ellerindeki tüm baskı mekanizmalarını kullanarak sindirmeye çalışıyor.
Daha Mayıs ayında Eskişehir’de yakılmamız İçin katliam çağrısı yapan broşürlerin akıbetini sorgulamayan devlet, bugün Eskişehir’deki Onur Haftası etkinliklerimizi yasaklayarak bizleri sindirebileceğini sanıyor. İstanbul’da ve İzmir’de yüzlerce gözaltına, ölüm tehdidine rağmen; bizler yüzbinler olup sokaklarda varoluşumuzu kriminalleştirmeye çalışan çete devletinin önünde dimdik direndik. Direnmeye devam ediyoruz! Krizin derinleşen faturasını artık LGBTİ+’lar, kadınlar ve mülteciler ödemeyecek. İşte bu yüzden bu yıl Eskişehir’de “Dönme” diyoruz. Çünkü ne olursa olsun haklarımızdan ve canımızdan vazgeçmeye niyetimiz yok.
Dilek İncenin, Hande Kaderin, Eylül Cansının, Didem Akay’ın, Buse Şekerin, Ahmet Yıldız’ın ve adını sayamadığımız birçok arkadaşımızın hesabını soruyor, sormaya devam ediyoruz. Onlardan aldığımız isyanın gücüyle bugün buradayız!
Ülkenin dört bir yanında direnen, haksızlığa karşı ses çıkaran herkesi barışın gücüyle selamlıyoruz!
Lut’tan önce de Lut’tan sonra da milyonlarca yıldır bu topraklarda eşitlik talebiyle bir arada yaşıyoruz. Nefrete inat barışı savunmaya devam ediyor, ve söz veriyoruz!
Eşitleneceksiniz ve Biz bitti demeden hiç bir şey bitmeyecek!
Cisheteronormatif düzeniniz yerle bir olana dek buradayız!
Selam olsun!
Geziyi savunuyor,
Şiddetsizliği savunuyor,
Barıştan yana olan direnen herkesi savunmaya devam ediyoruz!”