• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Erdoğan'da 'iktidar zehirlenmesi var' diyen Oran: Tek seçeneği duvara çarpmak

05/12/2016 11:44

 

Prof Dr. Baskın Oran, Türkiye’nin son dönemde yürüttüğü dış politikada Osmanlı tarihi dahil ilk kez bu kadar ‘bataklığa saplandığı’nı belirtirken, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da bu politikalarda ısrarla ‘çıkmaz sokak’a girdiğini söyledi.

baskin-oran

Fotoğraf: DHA


Cumhuriyet’ten Kemal Göktaş’ın haberine göre, Avrupa Birliği’yle ilişkilerde gerginlik gitgide artarken Erdoğan’ın bir anda Şangay İşbirliği Örgütü’nü gündeme getirmesini değerlendiren Oran, “Türk dış politikasını uzun zamandır izliyorum. Ben hayatımda, sadece görmedim değil, duymadım veya okumadım, Türk dış politikasının bu kadar kendisini bataklığa batırdığı bir dönemi” dedi.

Bunu Türkiye’nin ‘stratejik orta boy ülke’ olmasına bağlayan Oran, şöyle devam etti: “Stratejik orta boy ülkeler bölgede büyük taraflardan hiçbirinin tek başına hâkim olmamasını isterler. Aralarında denge olsun isterler. Bu bir. İkincisi, iki tarafla birden asla çatışmaya girişmezler; hadleri değildir. Türkiye ilk defa olarak tarihinde iki tarafla birden kavga ediyor. Osmanlı tarihini de katıyorum, Türkiye hiçbir zaman iki tarafla birden kavga etmedi.”

Daha ne olsun, birbirinin uçağını düşürüyorsun’

Rusya ile ilişkileri, “Yahu daha ne olsun, birbirinin uçağını düşürüyorsun” diye değerlendiren Oran, Türkiye’nin dört askerinin El Bab’da bombalanarak hayatlarını kaybettiği saldırıya ilişkin de şunları söyledi: “Sadece Suriye’nin ve Rusya’nın uçağı var. Eğer Rusya vurmadıysa Esad vurdu. Esad da Rusya’nın izni olmadan ne haddine vuruyor? Üstelik eski Entelijans mensubunun 24 Kasım yıldönümü uyarısını da dikkate alsak iyi olur.”

‘Öyle gülünç çabalar ki hüzün veriyor’

Oran, Şangay İşbirliği Örgütü’nün de Türkiye’nin gelecek vizyonunda bir yeri olamayacağını kaydetti: “Bir kere, ‘Beşlisi’ değil Şangay İşbirliği Örgütü. Orkestra şefi olmayan bir kentette (beşli çalgıda) dümbelekçi oluyoruz.  Yani düşünebiliyor musun, o kadar ‘rüşvetim ben’ diye bağırıyor ki, Rusya, üye olmayan ve aday olmayan Türkiye’yi, Şanghay Enerji Kulübü’nün dönem başkanı yapıyor. Yani bu o kadar açık bir ‘sen Batı blokunu böl, ben sana bak daha neler vereceğim’ diye bas bas bağıran bir rüşvet. Şanghay kentetinin üyelerine bak, süngüye davran zaten: Çin, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Özbekistan. Bunlar AB ve NATO’nun yerine geçecek. Bunlar öyle gülünç çabalar ki, insana hüzün veriyor. Kahvedeki adama dahi çok acayip geldiğini tahmin ederim.”

Suriye’yle savaştayız

Türkiye’nin şu anda yürüttüğü dış politikanın ‘tam bağımsız Türkiye’ ideali değil, ‘iktidar severlik’ olduğunu aktaran Oran şunları söyledi: “Şöyle ki: O zamanlar solcu gençler Türkiye dışa karşı bağımsız olsun diye Batı’ya karşıt ağırlık istiyorlardı. ‘Ne Amerika Ne Rusya, Tam Bağımsız Türkiye’ sloganını hatırla. Şimdi ise Erdoğan ‘demokrasiye dön’ dediği için sinir olduğu Batı’ya karşıt ağırlık istiyor. Çünkü Şanghay Kenteti’nin demokrasiyle uzaktan yakından hiçbir ilgisi yok. Dedim ya, üyelere karşıdan bak süngüye davran. Diğer yandan, ‘milli ve yerli’ derken Erdoğan ezilmiş kitlelerin içinde ukde kalmış Pan Ottomanizm’e oynuyor. Halka sevimli gözükecek popülist söylemlerinin başında bu var. Gerçi Davutoğlu bunun felsefi temelini atmıştı ama ‘Yumuşak Güç’ten bahsediyordu; kültür, okullar, Arap ülkelerine eskisinin aksine yakın davranmak, vs. Erdoğan açıkça savaşa girdi yahu. Şu anda Suriye’de savaştayız!”

‘Ya böyle doğdu ya etkiyle oldu’

Oran’a göre, Türkiye’nin Suriye’deki amaçları da üç başlıkta toplanabilir. Amaçların ‘Suriyeli Kürtleri ezmek, İslamcılara yardım etmek ve Esad’ı devirmek’ olduğunu belirten Oran şöyle devam etti: “Bu üçüncüsü çok vahim. Bunu ben söylemiyorum, Erdoğan söyledi malum. ‘Sadece bunun için ordayız’ dedi. Sadece bunun için orada değil ama en önemli sebep o. Buradan, Erdoğan’ın bir karar verici olarak kim olduğuna giriyoruz. Erdoğan’da üç tane önemli özellik var. Biri bilinçsiz, ikincisi sosyolojik, üçüncüsü bilinçli. Bilinçsiz özellik: Ya böyle doğdu ya da çevre etkisiyle oldu. Son derece sert, intikam alıcı; unutmuyor, yazıyor bir kenara. ‘Onu bırakmam öyle’ ile simgelenebilecek bir özellik…” 

‘Bu sürdürülebilir değil’

Erdoğan’ın siyasi literatüre göre ‘hubris’ denilen iktidar zehirlenmesine sahip olduğunu da söyleyen Oran, bunun Erdoğan’ı çıkmaz sokağa sürüklediğini vurguladı: “Fazla iktidarda kalanlar iktidar zehirlenmesine uğrar. Lord Acton’ın 1880’lerin sonundaki meşhur sözü: ‘İktidar yozlaştırır, mutlak iktidar mutlak biçimde yozlaştırır.’ Üçüncü özellik, bilinçli olarak yapıyor. Devamlı ortalığı germeyi ve kutuplaştırmayı bilinçli olarak yapıyor. Çünkü kutuplaştırdığı oranda kendi saflarını sıkıştırıyor. Ayrıca şu çok önemli bir kuralı biliyor: Yeterince korkuttuğun insanlar otoriteye sığınır. Kendisinin kurmak istediği mutlakiyetçi otoriteye sığınmaları için insanları geriyor ve korkutuyor.”

‘Tek seçeneği duvara çarpmak’

Oran’a göre yine de bu durumun sürdürülebilir değil: “Çünkü Erdoğan, çok dar bir çıkmaz sokağa girdi. Manevra yapamıyor, kişiliği nedeniyle geri gidemiyor. Çünkü karizma bir kere çizildi mi ondan sonra toparlayamazsın, biter. Erdoğan bugüne kadar karizmayı çizdirmedi. Özellikle 15 Temmuz’da çok kararlı, sağlam bir lider portresi çizdi. Tek seçeneği, gidip sonundaki duvara çarpmak. Çıkmaz sokak… Sürdürülebilir değil, o yüzden çıkmaz sokak. Sürdürülemez, çünkü Türkiye yö-ne-ti-le-mi-yor! Türkiye’de ne iyi gidiyor Allah aşkına? Dış politika mı, ekonomi mi, iç politika mı, sosyal psikoloji mi? Bana iyi giden tek bir konu söyle.”

Kategori:Aktüel

SON HABERLER

HES Kablo yine satılık

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), mülkiyeti Hazine’de bulunan HES Kablo’yu yine satışa çıkardı.

PKK üyesi olmakla suçlanan 10 CHP'li hakim karşısında

PKK üyesi olmakla suçlanan Kartal ve Ataşehir belediye başkan yardımcıları dahil 10 CHP’li siyasinin yargılanması başladı.

MNG Kargo'nun ismi değişti: Tabelalar yenileniyor

MNG Kargo’yu satın alan dünyanın en büyük kargo şirketlerinden DHL Group, tabelaları da değiştirmeye başladı.

Keşfettiği türe annesinin adını verdi: 'Saliha kertenkelesi sonsuza kadar var olacak'

Artvin’in Yusufeli ilçesinde keşfettiği kertenkele türüne vefat eden annesinin adını veren Dr. Mehmet Kürşat Şahin “Hepimiz göçüp gitsek de ‘Saliha kertenkelesi’ sonsuza kadar var olacak” dedi.

Tok ve Cihantimur hakkındaki şikayetini geri çeken eş: Hakkım olan tazminatı aldım

Timur Cihantimur’un ölümüne neden olduğu Oğuz Murat Aci’nin eşi Şükriye Aci, “Eşimin ailesi tarafından çok yıpratıldığım için davadan çekilme kararı aldım” dedi.

Doluluk oranı azaldı, oda fiyatları düştü: 'Çalışmaya ara veren oteller olabilir'
Tunus'un eski diktatörünün uçağını THY satın aldı

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 760 gündür hapiste

YAZARLAR

Bir uyanışın tarihi: 19 Mayıs

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Elinden çıkanı kulağın duysun

Mustafa Dağıstanlı

Ali Özgentürk için: Böyle mi olmalıydı!

Ayhan Tinin

Çocuk, sınırsızlıkta değil, sınırda büyür

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Yazalım da ne yazalım nasıl yazalım!

Murat Sevinç

Senyör Amicis'in gazına geldim 

Behzat Şahin

Özel, İmamoğlu ve Yavaş'ın 'özenli' açıklamaları üzerine…

Murat Sevinç

GÜNÜN 11’İ

İhsan Çaralan: İster istemez akla 'ahtapot suç örgütü' tanımı geliyor

Emre Kongar: Erdoğan/AKP iktidarı, zayıfladığı dönemlerde, ömrünü uzatmak için, önce Kürt milliyetçiliğini kullanmıştır

Mine Söğüt: Rahat rahat konuşalım, Linet bu ülkede bizimle kalsın mı yoksa gitsin mi?

Mustafa Balbay: Kurtulmuş, 'Alevileri inciten bir şey demedim' yerine, özür dileyip ne düşündüğünü daha net ifade edebilirdi

Feray Aytekin Aydoğan: Mücadele ederek kazandığımız tüm haklar hedef tahtası hâline getiriliyor.

Alaattin Aktaş: Resmi tatillere niye ek yapılıyor?

Zeynep Altıok Akatlı: Türkiye'de barışın tartışıldığı bu günlerde, nefretin sanat üzerindeki gölgesi hepimize ağır geliyor

Nevşin Mengü: İnternet sitelerinin basın yasasına göre künyesi olmak zorunda

Gökçer Tahincioğlu: Kaç süslü lafla, 12 yaşında bir çocuğun öldürülmesinin üzeri kapanır?

Hediye Levent: ABD Dışişleri Bakanı Rubio'nun Suriye'de her an bir iç savaş patlayabileceğine dair açıklaması gündemde

Abdulkadir Selvi: Macaristan'da Orban, Türkiye'de Erdoğan kazandı; küresel proje çöktü

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×