Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Ukrayna-Rusya krizini değerlendirirken her iki ülkeden de vazgeçmeyeceklerini ifade etti. Cumhurbaşkanı, NATO’nun tavrını artık belirlemesi gerektiğini kaydetti.

Afrika ziyareti dönüşünde uçaktaki gazetecilere konuşan Erdoğan’ın açıklamasından satır başları şöyle:
* (Rusya ve Ukrayna) İkisinden de vazgeçmemiz mümkün değil. Bizim derdimiz, öyle bir adım atalım ki hiçbirinden vazgeçmeden bu işi çözelim. NATO bu video konferans zirvesiyle artık tavrını belirlemelidir, ne yapacaksa yapmalıdır. Herkes sadece laf yapıyor, iş yapan yok.
* Karadeniz’in güvenlik ve istikrarını tehdit eden mevcut durumu NATO müttefiklerimizle istişare edeceğiz. Temennimiz, Karadeniz’den komşumuz Rusya ve Ukrayna’nın bir an önce müzakere masasına dönmeleridir. Sayın (Rusya devlet başkanı) Putin ile telefon diplomasisini sürdüreceğiz. Temenni ederim ki inşallah hayırlı neticeler alırız.
* (CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “S-400’lerin niye alındığını bilmiyorum, kime karşı kullanacağımız da açıklanmadı” sözleri) Ülkemizin bekasını ilgilendiren hususlarda herkesi milli menfaatler kapsamında konuyu ele almaya davet ediyorum.
* (S-400) Tedarik sürecini değerlendirmemiz gerekirse; ülkemiz Uzun Menzilli Bölge Hava ve Füze Savunma Sistemi ihtiyacını karşılamak üzere yapılan birçok girişime rağmen NATO üyesi ülkelerden bu sistemleri tedarik edemedi. Tedarik sürecinde ‘Biz pazar değil ortağız’ anlayışıyla sistemi sadece satın alma değil yatırım, teknoloji transferi, ortak geliştirme üzerinde duruldu ve maliyet, teslim süresi dâhil tüm faktörler göz önüne alındı.
‘Kim saldırırsa orada kullanılacak’
* Bu sistem, NATO Komuta Kontrol sistemleri ve NATO’ya entegre millî sistemlere entegre edilmeksizin, müstakil olarak yalnızca Türk personel tarafından kullanılacak. Sistemde Rus personel görev almayacak. ‘Nerede kullanılacak?’ sorusunun cevabı gayet net; kim füzeyle ülkemize saldırırsa orda kullanılacak. Bir de ‘S-400’ler hangarda bekliyor’ deniyor. S-400’ler nerde beklemesi gerekiyorsa orda bekliyor. Tabii gizli konular bunlar. İhtiyaç duyulması halinde, bu sistemin kullanılmasına yönelik tüm hazırlıkların yapıldığı ve sürecin olması gerektiği şekilde ilerlediğini biliyoruz. Bu hususta da gereken açıklamalar yapıldı. Sonuç olarak; ülkemizin bekasını ilgilendiren hususlarda herkesi daha dikkatli olmaya, tarafsız olmaya ve millî menfaatler kapsamında konuyu ele almaya davet ediyorum.
* (F-35) O süreç devam ediyor. Gerek Milli Savunma bakanım gerek diğer görevli olan askeri erkan, üst kademe yöneticiler Amerikalı muhataplarıyla görüşmeleri devam ettiriyorlar. Şu ana kadar görüşmeler olumlu istikamette yürüyor. İnşallah bittiği anda da zaten gereği yapılacaktır. Burada çerçevemiz şu; ‘Ya bize bu uçaklarımızı verin ya da elimizdeki F-16’ların bakım onarımlarını yapmak, bunun dışında F-16’ların bir üst segmentini vermek suretiyle hesaplaşmaları yapıp yolumuza devam edelim.’
* Ermenistan, özel temsilcilerle başlayan süreci devam ettirmekte kararlı olursa bizim için kapıların kapalı kalması diye bir şey söz konusu olmaz.