Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Kanal İstanbul’la ilgili çalışmaların devam ettiğini belirterek ”Olmazsa olmaz. Önümüzdeki günlerde daha çok gündeme gelecek” dedi.
‘Başörtüsüne yasal güvence’ teklifine ilişkin de konuşan Erdoğan, tartışmalı ‘aile’ maddesine ilişkin “Aile maddesi, LGBT’nin muhalefet partileri tarafından siyasallaştırılmasına önlem alma gibi bir şey içerecek mi” sorusuna, “Öyleyse demek anlamışlar. Güçlü aile, güçlü milleti oluşturur” yanıtını verdi.
Erdoğan Kazakistan’ın başkenti Astana’da liderlerin katıldığı konferans sonrası uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Erdoğan’ın verdiği yanıtlardan satır başları şöyle:
‘Kanal İstanbul olmazsa olmaz’
*Şu anda dünyadaki ticaret hacmi 12 milyar ton. 2030’a geldiğimizde bu 25 milyar tona çıkacak. Ticaret hacminin hareketliliğinin yüzde 90’a yakını denizden sağlanıyor. Sonuçta bugün İstanbul Boğazı’ndaki sıkıntılar belli. Önümüzdeki yıllarda bu çok daha artacak. Ayrıca bizim doğu-batı aksında orta koridordaki hedeflerimiz var. Kuzey koridorda yaşanan sıkıntılardan dolayı orta koridora büyük bir yük binecek. Bunların hepsi düşünüldüğünde, özellikle kuzey-güney aksında Kanal İstanbul olmazsa olmaz. Önümüzdeki günlerde, yıllarda bu çok çok daha gündemimizde olacak. Bizim de bir taraftan planlamalarımız, fizibilitelerimiz devam ediyor.
‘Çevrecilik dersi vereceğiz’
*Dünyanın şu anda en çok odaklandığı konu çevrecilik. Biz Kanal İstanbul ile çevrecilikte de dünyaya örnek bir ders vereceğiz. Boğaz’da bir defa ciddi manada bir çevre tehdidi var. Her an, her şey olabilir. Biz, hiçbir zaman Sarayburnu’ndaki, Selimiye’nin önündeki Independenta yangınını unutmayız. Zaman zaman yalılara bindiren gemileri unutmayız. Ama şimdi bizim Kanal İstanbul ile bütün bu sıkıntıları ortadan kaldırmış olacağız. Bugün Bakırköy, Samatya sahillere baktığınızda günlerce beklemeler, birikmeler var. Bir de Karadeniz’deki birikmeler var. Yarın bunlar çok çok daha artacak. Bir de gemi boyutları çok büyüdü. Yüzde 30’u da tehlikeli madde taşıyor. Riskin boyutları çok daha arttı. Bundan 10 yıl önceki üç tane gemi, şu anda tek gemi oldu. Sayı bir miktar azaldı ama risk daha da büyüdü. Gemi sayısı azaldı ama taşınan yük miktarı tam yüzde 40 arttı son 10 senede.
‘Olay sadece başörtüsü değil’
*Burada madde noktasında, fazla madde olmasından yana değiliz. Arkadaşlar şu anda çalışmayı sürdürüyor. Efradını cami ağyarını mani şekilde ama az maddede bunları toparlamayı planladık. Konu olarak da olayı sadece başörtüsü olayı değil, bir de bunun yanına en önemli derdimiz olan aile konusunu da yine bu düzenlemenin içerisine koyalım istiyoruz. Ve bu çalışmayı da arkadaşlarımız yine yürütüyorlar. Bu çalışmayla birlikte de süratle, vakit kaybetmeden hemen bunu Meclis’e sunmanın gayreti içerisinde olacağız. Biz döndükten sonra arkadaşlar bize bir sunum yapacaklar. Bu sunumu yaptıktan sonra da fazla gecikmeden hemen istiyoruz ki bunu Meclis’e sunalım.
‘Niyetleri bir şeyleri bulandırmak’
*Bizim sunduğumuz her madde tartışılır. Zaten tartışılmazsa demek ki bir iş yapmıyoruz. Tartışılacak ki bir iş yaptığımız ortaya çıksın. Çünkü bunlar hayati. Yoksa Türkiye’nin gündeminde başörtüsü diye bir konu mu vardı? Yanımda başörtülü var. Böyle bir dert var mı? Kimse sana niye takıyorsun dedi mi? Bunların hepsi aşıldı, geçti. Ama gündemde böyle bir şey yokken bayram değil, seyran değil meselesi. Böyle bir noktaya geldi iş. Adamın derdi de yok aslında. Niye bunu gündeme getirdi, bunu anlamak da mümkün değil. Şu an itibariyle biz hazırlığımızı yapacağız. Ki yine birileri çıkıp zaman zaman ‘başörtüsü’ demesin, ‘aile’ demesin diye gelin artık Anayasa değişikliğini yapalım, adımı ona göre atalım. Eğer hakikaten güveniyorsanız kendinize, dürüstseniz, samimiyseniz yapalım. Çünkü yasal bir değişikliğe zaten ihtiyaç yok. Yasal olarak her şey, düzenlemeler de yapılmış zaten var. Ama burada onların niyeti sadece bir şeyleri bulandırmak, güya ‘bak ben savundum ama destek vermedi’ demek… Sana altılı masa bile destek vermiyor. Türkiye’nin böyle bir düzenlemeye ihtiyacı yok.
‘Çelebi’ye rozetini bizzat takacağım’
*Her şeyden önce bizim davetimiz her zaman bakidir. Kapı açık. Biz, kapımızı kimseye kapayamayız. Yeter ki gelenin milli ve yerli yanı güçlü olsun. Mehmet Ali bey kendisi de açıklama yaptı. İnşallah çarşamba günü grup toplantısında da rozetini bizzat takacağım. Ve böylece şu anda resmen AK Parti’ye girmiş olsa da o gün grup toplantısında herkesin huzurunda rozetini takarak çok daha farklı bir anlamda o ruhu istiyorum ki grubumuz da yaşasın.