Ancak 15 Temmuz’un medya ayağı eksikti, hatta medya desteği olmayan tek darbe girişimi de denebilir. Yüzlerce gazeteci hapiste, onlarca medya kuruluşu kapatılmışken referandum öncesi medyaya yüklenecek bir sebep gerekiyordu.
28 Şubat’la 15 Temmuz’u birbirine bağlayacak halka Hürriyet’ten geldi. İçeriği bambaşka olan bir habere “Karargah rahatsız” diye bir başlık atmanın yaratacağı etkiyi Hürriyet’in en tecrübesiz muhabiri bile tahmin eder. Haber darbe tehlikesi geçmedi diyen hükümetin ekmeğine yağ sürdü.
28 Şubat sürecinde “Ya Uy Ya Çekil”, “Ettiğini Buldu” gibi manşetlerle çıkan, 2008’te başörtüsü yasağının kalkması oylamasını “411 El Kaosa Kalktı” manşetiyle veren Hürriyet ve Doğan Grubundan daha iyi bir ‘düşman’ bulunamazdı. Sedat Ergin feda edilmiş gibi göründü oysa Ergin’in genel yayın yönetmenliğinden ayrılacağı epeydir konuşulmaktaydı.
Buradan bakınca Doğan Grubunun hedef alınması 7 Haziran öncesi yapılan yayıncılığa geri dönülmemesi için medyaya bir ‘balans ayarı’ olarak da okunabilir.