Bütün ömrüm dünyanın her yerinde Dünya Kupası ile yaşamakla geçti, James Rodriguez’i tarifte zorlanıyorum. Gerek oyun stili, gerekse fiziği ile çok özel. Yazık ki, onu iki maç daha seyredemeyeceğiz.
Brezilya maçı sonrası göz yaşları ve ona sarılan Brezilyalı oyuncular, Dani Alves, David Luiz ve Marcelo’nun o güzel görüntüleri silinmeyecek anılarımız arasına yerleşti bile.
Kolombiya ve James Rodriguez (Hames Rodrigez)… Gönlüm sizde kaldı.
Yüzmilyonlarca insan için de bu böyle olacak. Çünkü dünya kupalarını dünyanın her yerinde herkes tutkuyla izliyor. Sayıları her dünya kupasında artarak.
Bu arada, Dünya Kupası’nın (ve futbolun) bizleri, nasıl “Dünyalı” yapmış olduğunu ve dar kalıplara (her anlamda) sıkışmaktan kurtarmış olduğunu bu yazıyı yazarken bir kez daha farkediyorum.
Ülkeleri, kültürleri, insanları, biraz da Dünya Kupası ile, Dünya Kupası sayesinde tanıdık ve bu dünyayı sevdik.
Teşekkürler futbol. Teşekkürler Dünya Kupası.