Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay, CHP’nin Meclis’i ikinci kez olağanüstü toplantıya çağırmasının ardından açıklama yaptı: “Görev, sorumluluk ve vebal Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş’tadır.”
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) vekilliğinin düşürülmesini yok hükmünde saydığı Atalay için Meclis 16 Ağustos’ta olağanüstü toplanmıştı.
Görüşmeler sırasında Alpay Özalan ve AKP’liler Ahmet Şık’a saldırmıştı. Müdahaleye etmeye çalışan DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit’inse kaşı açılmıştı.
Şık ve Özalan’a kınama cezası verilmiş, Atalay’la ilgili AYM kararı okunmadan Meclis tatil edilmişti.
CHP, Atalay için Meclis’i 10 Eylül’de saat 14:00’te ikinci kez olağanüstü toplantıya çağırdı.
Başvurunun ardından Can Atalay, Silivri Cezaevi’nden “Görev, sorumluluk ve vebal Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş’tadır!” başlıklı bir açıklama yayınladı.
Atalay’ın X hesabından yayınlanan açıklama şöyle:
* Meclis olağanüstü toplantı çağrıları, açık Anayasa ihlaline Meclis’in el koyması içindir. Her kurumu, her yurttaşı bağlayan Anayasa Mahkemesi kararının hasır altı edilerek Anayasa’nın askıya alınmasına karşı acil çağrıdır. Görev savsaklamalarına müdahale çabalarıdır. Ancak, kararın uygulanmasından asli görevli, sorumlu TBMM Başkanı’dır.
* Başkanın ‘Anayasa Mahkemesi bize yazı yazmadı’ sözlerini nasıl yorumlamalıyız? Resmi Gazete neden çıkar? Neden özellikle Anayasa Mahkemesi kararları Resmi Gazete’de yayımlanır? Resmi Gazete’de yayımlanan bir metin ortaya söylenmiş bir söz müdür?
* Resmi Gazete’de yayımlanan bir ‘hüküm’ her kuruma, yurttaşa ‘açık tebligat’tır da neden TBMM Başkanı için bağlayıcı bir ‘hüküm’ olamaz? Neden ve ne zamandır Resmi Gazete tebliğleri ‘şahsıma tebliğ edilmediği sürece hükümsüzdür’ denilebilmektedir? Başka herhangi bir kurum, yurttaş böyle bir yok sayma saikiyle davranırsa başına neler gelir?
AYM, ‘Milletvekilliği hiç düşmemişitir’ dedi
* Durum en açık haliyle şöyledir: Meclis kürsüsünden Yargıtay’ın ‘bir yazısı’ okundu. Anayasa Mahkemesi “Okunan bu yazı ve sonucunda yapılan işlem yok hükmündedir” kararını verdi. ‘Milletvekilliği hiç düşmemiştir” dedi.
* Anayasa Mahkemesi kararı apaçık ortadayken, başka hiçbir kurumun kararını, işlemini beklemek, önermek veya arkasına sığınmak mümkün değildir. Bu tutum TBMM’deki sayısal çoğunluğa dayanarak Anayasa’nın ve yasaların çiğnenmesi, askıya alınmasıdır.
* Görev, sorumluluk TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un omuzlarındadır ve giderek ağır bir vebale dönüşmektedir.”