Erdoğan’ın maden şirketlerini elinde tutmasının diğer bir gerekçesi ise… ‘Yeşil dönüşüm’ hedefiyle ilgili.
Bu hedef en büyük sermaye örgütü TÜSİAD’ın da dilinde Batı emperyalizminin de… Erdoğan’ın da vurgularında da var Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar’ın iddialarında da…
Her kesimden duyar olduğumuz ‘Yeşil dönüşüm’ hedefi iki ayak üzerinden yükseliyor. Birincisi enerjide dönüşüm. İkincisi ise daha az karbon salacak sanayi ve dijital teknolojiye yönelim; yeni nesil batarya, cep telefonu, elektrikli otomobil, yenilenebilir enerji sistemi, askeri teknoloji vs…
Söz konusu dönüşüm, nikel ve lityum, kobalt gibi ‘kritik metaller’ başta olmak üzere sayısız madene ihtiyaç duyuyor. İşte Erdoğan da bu ihtiyacı karşılayacak maden şirketlerini elinde tutmak istiyor!
Bir yandan sürekli dağ taş, ova kıyı demeden yeni maden sahalarına yol verirken, bir yandan da o sahalardan vurgun sağlayacağı şirketleri avucunda muhafaza ediyor.