İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla feshedildiği duyurulan İstanbul Sözleşmesiyle ilgili “Aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadele, kadın cinayetlerini önleme konusunda bizi toplumumuza karşı sorumlu kılan, İstanbul Sözleşmesi’nin varlığı değildir” dedi.

Soylu Twitter hesabından yazılı bir açıklama paylaşarak “Uluslararası sözleşmelerin varlığı veya yokluğu, vatandaşımızın karşı karşıya kalacağı herhangi bir suç şeklini önlemeye ilişkin sorumluluklarımızı ve bu sorumluluğun gereği olan çalışmalarımızı eksiltmez veya arttırmaz” ifadelerini kullandı.
“Milletler arası andlaşmalara, sözleşmelere taraf olmak kadar taraflıktan ayrılmak da her egemen devletin hakkıdır” diyen Soylu açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadele, kadın cinayetlerini önleme konusunda bizi toplumumuza karşı sorumlu kılan, İstanbul Sözleşmesi’nin varlığı değildir. Anayasa’nın 10. Maddesi ve 41. Maddesi, TCK’nın ilgili maddeleri, ‘6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un ilgili maddeleri, bu konuda ilgili bakanlıklarla yürüttüğümüz eylem planı, İçişleri Bakanlığı tarafından yürütülen Kades, Elektronik Kelepçe İzleme Merkezi gibi uygulamalar, sayılarını 81’den 1086’ya çıkararak tüm ülkemize ve ilçe düzeyine yaydığımız ‘Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirlikleri’ ve tüm bakanlıklarla uyumlu olarak yürüttüğümüz süreç, inanıyoruz ki bu mücadelede bizi vatandaşımıza karşı mahçup etmeyecektir.
Anayasamızın, kanunlarımızın, medeniyetimizin ve tüm değerlerimizin bize yüklediği görev ve sorumlulukları tamamen bir uluslararası sözleşmeyle ciro etmek ve eşitlemek, hem kendi büyük devlet geleneğimize, hem bin yıllık medeniyet birikimimize, hem de ortaya koyduğu gelişmeyle bölgesinde ve dünyada önemli bir güç haline gelen Türkiye’ye, özgüvenine, kendi yapabildiklerine ve kapasitesine haksızlık olacaktır.”
Türkiye’de kadın cinayetlerinin arttığı ‘söylemi‘nin tamamen yalan olduğunu ve eldeki veriler tarafından desteklenmediğini öne süren Soylu açıklamasını “Yakın zamanda herkes görecektir ki aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadelede atılan tüm adımların olumlu sonuçlarını alacağız ve dünyada bu mücadelenin örnek temsilcisi olacağız” ifadeleriyle sonlandırdı.
Resmi Gazete’de yayınlanan cumhurbaşkanı kararıyla Türkiye, kadına yönelik her türlü şiddetle mücadeleye ilişkin standartlar getiren ilk belge niteliğindeki İstanbul Sözleşmesi’nden ayrıldı.
Türkiye, imzacılardan biriyken bile uygulamadaki eksiklikler nedeniyle eleştiriliyordu.
İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesi kararı geniş çevrelerede tepkilere neden oldu.