Önümüzde daha yapılmamış bir seçim daha var. Bu seçim fiili bir referandum. Erdoğan’ın alacağı galibiyet, başta gençler olmak üzere bu ülkede yaşayan tüm kesimlerin yaşamını her açıdan daha fena hale getirecek. Domuz bağcılar, kadınların kamusal yaşamdan dışlanarak “sahiplendirilmesi” gerektiğini savunan ilkel kafalar Meclis’e girdi. Halkın kaynaklarına gözünü diken “AK çocuklar” ellerini ovuşturuyor. Dolar fırlamak, hayat pahalılığı toplumun üzerinden geçmek için gün sayıyor. Muhalefetin tüm bu tehlikeleri sonuç alacak bir biçimde anlatabilmesi için önünde 12 gün duruyor.
Tek adam rejimine, yoksulluğa, adaletsizliğe, çürümüşlüğe ve geleceksizleşmeye karşı olmasına rağmen ilk turda mührü Kılıçdaroğlu’ndan yana vurmayan seçmenler ikinci turda ikna edilerek “olmaz” denen iş başarılabilir. Bu hesap henüz kapanmadı. Bugünlerde Arjantin’de Plaza De Mayo Anneleri’nin sloganını akıldan çıkarmamak gerek: “Bir tek mücadele kaybedilir; o da terk edilen mücadeledir.”