Okura not:
Günün 11’i, Türkiye medyasındaki görüş ve yorum çeşitliliğini yansıtmak amacıyla hazırlanmaktadır. Aşağıda özetini bulacağınız yazıya yer vermemiz, içeriğini onayladığımız ve/veya desteklediğimiz anlamına gelmez.
Türkiye’deki yargıçlar, Alman faşizminin erken dönemindeki yargıçların yaşadığı ikilemi çoktan aştılar. Yeni bir ‘müesses nizam’ evrenindeyiz. Dolayısıyla olan bitene hükümet içi ilişkiler, iktidarın meşruiyet arayışı, klik ve partiler arası çatışmalar ya da ekonomi politik temelden yoksun bir çürüme süreci olarak bakmak da beyhude.
Peki nasıl bir yeni ‘müesses nizam’ kuruldu?
Sorunun yanıtı yeni doğmuş bebekleri öldüren çetede somutlandı. Özel hastane sahipleri, bürokratlar, siyasetçiler, memurlar, ambulans şoförleri ile 112 çalışanları ve nihayetinde bir suç örgütü mensuplarından oluşmuş bir ağ çıktı. Sanıklar duruşmalarda işleyişi gayet normal anlatıyorlar. Görünen o ki tek sıkıntı peş peşe fazla sayıda bebeğin ölmesi. Yoksa daha çok kâr için yapılmamış ameliyatlar, verilmemiş ilaçlar yıllardır hesap defterine yazılıyor. Milyonlarca dolarlık kamu kaynağını emen bir pazar tıkır tıkır işliyor.
Buna bakıp ne diyeceğiz şimdi? Çeyrek asır içinde son sürat piyasalaştırılmış sağlık sistemi harikaydı da birileri fırsata mı çevirdi? Milyarlarca dolar akıtılan şehir hastanelerine, SGK kaynaklarının ve İşsizlik Sigortası Fonu’nun şirketlere teşvik olarak dağıtılmasına, bütçeden kaçırılıp Varlık Fonu torbasına atılarak karartılan devlet kaynaklarına ne ad vereceğiz? Bunlar olmasa diğeri olur muydu?
AKP döneminin ‘büyük çetesi’ ilan edilen ve 5’li çete diye anılan, CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır’ın aynı isimle kitap bile yazdığı inşaat şirketlerine ana muhalefetin belediyelerinden de ihale akması, meselenin neresinde duruyor? Hırsız hırsızsa, çaldığının azı çoğu olur mu? Hırsız bir kere işaretlenmişse, “Ne yapalım yasa böyle” denir mi?
Google’a sadece ‘çete’ yazıp aratalım: Bakım evleri çetesi, stent çetesi, göz ameliyatı çetesi, MR çetesi, tapu çetesi, vatandaşlık çetesi, imar çetesi, altın kaçakçılığı çetesi, uyuşturucu çetesi, ihale çetesi, otopark çetesi, naylon fatura çetesi, bahis çetesi… Ya Kazdağları’nda binlerce ağacı kesen, açık açık rüşvet tapeleri çıkan Cengiz’i, kendi otelini genişleten izinleri kendisine veren Turizm Bakanı Mehmet Ersoy’u listede nereye yazacağız?
İşte yeni ‘müesses nizamın’ eksiksiz bir portresi ancak böyle eksiksiz bir bakışla görülebiliyor. Kilit kavram çeteleşme…