
KEMAL GÖKTAŞ
kemalgoktas@diken.com.tr
@kemalgoktas
Anayasa Mahkemesi (AYM) göçmenlerin sınırdışı edilmesine ilişkin karara karşı açacakları dava beklenmeden, sınırdışı kararının uygulanmasını düzenleyen kanun değişikliğinin uygulanmasının durdurulması için hem bakanlıklara hem de Meclis’e yazı yazdı.
Kanun değişikliğinin yaşam hakkı, kötü muamele yasağı, etkili başvuru hakkı ve bu konudaki yerleşik içtihatlarına aykırı olduğuna karar veren AYM, pilot davada aldığı kararın yanısıra benzer başvurular yapan 1545 kişilik listenin Adalet ve İçişleri bakanlıklarına gönderilmesine karar verdi. AYM ayrıca sorunun yapısal çözümünü sağlaması ve kanun değişikliği yapılması için de kararın bir örneğini TBMM’ye gönderdi.
Dört çocuklu babaya sınırdışı
AYM’nin pilot karar aldığı dosyaya göre, 1972 Rusya Federasyonu Kabardey-Balkar Özerk Cumhuriyeti vatandaşı olan Y.T, yasal yollardan Türkiye’ye giriş yaptıktan sonra Türk vatandaşı A.T ile evlendi. Y.T ile A.T’nin bu evlilikten 2007, 2009, 2013 ve 2015 doğumlu dört çocukları oldu.
Polis tarafından yapılan rutin araç kontrolünde Y.T hakkında yurda giriş yasağı olduğu anlaşılınca Yalova Valiliği İl Göç İdaresi, 2016 yılında Y.T’nin sınırdışı edilmesine karar verdi. Ancak o tarihte yürürlükte olan Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu hükümlerine göre sınırdışı etme kararına karşı açılan dava sonuçlanana kadar sınırdışı kararının infaz edilmemesi öngörüldüğü için Y.T, 30 günlük dava açma süresi içinde sınırdışı edilmedi. Ancak sınırdışı kararının verilmesinden sadece bir ay sonra KHK ile söz konusu kanunda yapılan değişikliklerle, dava açmanın sınırdışı edilmeyi durdurmayacağı hükme bağlandı. Y.T.’nin sınırdışı kararının durdurulması talebiyle Bursa İdare Mahkemesi’nde dava açıldı. Y.T. dava dilekçesinde Türk uyruklu olduğunu, ırkına ve dinine bağlı olduğu için fiziksel ve psikolojik baskıya maruz kaldığını, bir sivil toplum kuruluşundaki faaliyetleri nedeniyle Rusya Federasyonu istihbarat görevlileri tarafından takibe alındığını, yakalandıktan sonra işkence gördüğünü, bu nedenle Rusya’yı terk ederek Türkiye’ye geldiğini söyledi.
Y.T’nin tedbir talebi kabul edilmezken, kötü muamele iddialarına ilişkin bir değerlendirme yapılmadan dava süre aşımı nedeniyle reddedildi.
AYM tedbir kararıyla durdurdu
Başvurucu, hakkındaki sınırdışı etme kararının her an icra edilebilir olduğunu, dolayısıyla pratikte idare mahkemesinin etkili bir başvuru yolu olmaktan çıktığını belirterek, idare mahkemesinde dava açtığı gün tedbir talebiyle birlikte AYM’ye bireysel başvuruda bulundu.
Başvuruda, kötü muameleye maruz kalma riski bulunan ülkeye sınırdışı edilme kararına karşı başvurulabilecek etkili bir yargı yolu bulunmaması nedeniyle etkili başvuru hakkının ihlal edildiğini ileri sürdü.
AYM, Y.T’nin iddialarının ciddi olduğunu değerlendirerek tedbir talebinin kabulüne ve sınırdışı işleminin durdurulmasına karar verdi.
AYM daha sonra benzer durumdaki göçmenlerin yaptığı başvuruların çokluğunu dikkate alarak Y.T’nin davasında pilot karar verdi.
Kararda, Y.T’nin idare mahkemesinde görülen davanın pratikte başarı şansı sunmadığı için etkili bir başvuru yolu olmaktan çıktığı yönündeki iddialarının temelsiz olmadığı belirtilerek, “Başvurucunun idare mahkemesinde görülen davasını sınırdışı edilme riski bulunmaksızın takip edebilme olanağı yoktur. Bu durum güvencelerin idare mahkemesinde görülen davada karşılanma olanağının bulunmadığını açıkça ortaya koymuştur” dendi.
AYM kararında, somut davada ortaya çıkan durumun, idare mahkemesinin uygulamasından veya mevzuatı yanlış yorumlamasından değil 6458 sayılı kanunda yapılan değişiklikten kaynaklandığına dikkat çekildi.
Pilot karar
AYM’nin davaya ilişkin açıklamasında şöyle dendi: “Bu değişikliğin Anayasa’da güvence altına alınan yaşam hakkı, kötü muamele yasağı, etkili başvuru hakkı ile Anayasa Mahkemesinin bu konudaki yerleşik içtihatlarıyla uyumlu olmadığı anlaşılmıştır.
Anayasa Mahkemesi açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 17. maddesiyle bağlantılı olarak 40. maddesinde güvence altına alınan etkili başvuru hakkının ihlal edildiğine, pilot karar usulünün uygulanmasına ve yeniden yapılacak yargılama sonuçlanıncaya kadar başvurucunun sınırdışı edilmemesine karar vermiştir.
Öte yandan somut başvuru, 6458 sayılı Kanun’da yapılan değişiklikten sonra Anayasa Mahkemesine yapılan ilk başvuru özelliğini taşımaktadır. Bu başvuruyu takiben aynı mahiyette 8/4/2019 tarihi itibarıyla 1.545 başvuru daha yapılmıştır.
Pilot karar usulünün benimsenmesindeki en önemli amaç, benzer başvuruların tamamının ihlalle sonuçlanması yerine idari mercilerce çözüme kavuşturulması ile bu suretle ihlalin kaynağının ortadan kaldırılarak yapısal sorunun düzeltilmesinin sağlanmasıdır.
Yasama organı tarafından bir düzenleme yapılması bu konudaki yapısal sorunu ortadan kaldıracak ve benzer nitelikte yeni başvuruların önüne geçilecektir. Bu nedenle kararın bir örneğinin yasama organına bildirilmesine karar verilmiştir.”
Bakanlıklara ve Meclis’e yazı
AYM’nin bakanlıklara ve Meclis’e gönderdiği yazı şöyle: “Yasama organı tarafından yapılacak düzenleme yeni başvuruları engelleyecek olsa da Anayasa Mahkemesi önünde bekleyen ve sayısı giderek artan 1545 başvurunun çözümü için yeterli olmayacaktır. Bu konuda mevcut başvurulara çözüm bulunması gerekmektedir. Bu nedenle incelemesi ertelenen başvuruların listesinin idari mercilerce çözümü amacıyla Adalet Bakanlığı Kanunlar Genel Müdürlüğü ve İnsan Hakları Daire Başkanlığı ile İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiştir.”