Okura not:
Günün 11’i, Türkiye medyasındaki görüş ve yorum çeşitliliğini yansıtmak amacıyla hazırlanmaktadır. Aşağıda özetini bulacağınız yazıya yer vermemiz, içeriğini onayladığımız ve/veya desteklediğimiz anlamına gelmez.
2020’de gıda ve içecek enflasyonunu kontrol altına almak için bir önlem olarak başlatılan yarı devlet tarafından yönetilen Türk Tarım Kredi Kooperatifleri marketleri, özellikle düşük gelirli mahallelerde olmak üzere Türkiye’nin tüm şehirlerinde hızla büyüdü. Bu mağazalar, genellikle rakiplerinden yüzde 10-15 daha düşük fiyatlarla ve hükümet tarafından sübvanse edilen indirimli tarım ürünleri ve temel gıda maddeleri sattığını iddia ediyordu, ancak gerçekler birçok ürünün indirimcilere kıyasla daha düşük fiyatlı olmadığını gösteriyor. Analistler bunun kuruluştaki kötü yönetimden kaynaklandığını iddia ediyor. Birçok pazar kaynağı ve rakip marketler, Tarım Kredi market zincirini serbest piyasa ekonomisine istenmeyen bir hükümet müdahalesi olarak görüyor.” değerlendirmesine yer verildi.
Yüksek değerli ithal gıda maddelerinin çoğunlukla daha zengin kentsel alanlarda bulunan hipermarketlerde satıldığı ifade edilen Amerika Tarım Bakanlığı Raporu’nda bu konuda ise şu bilgiler yer aldı: “Bu mağazalar arasında Migros, CarrefourSA, Metro Grossmarkets ve Macrocenter gibi premium market zincirleri ile Gourmet Garage gibi daha bölgesel gurme zincirleri yer alır. İstanbul, İzmir, Ankara, Bodrum, Antalya, Bursa ve Çeşme gibi büyük şehir merkezlerinde bulunan bağımsız gurme/premium gıda mağazaları da ithal ürünler satar. İthal özel veya yüksek değerli gıda maddeleri genellikle indirimli market zincirlerinde veya bölgesel market zincirlerinde satılmaz, ancak pirinç, ceviz, badem ve muz ve avokado gibi birkaç ithal taze meyve gibi ithal ürünler orada bulunabilir.”