Muğla’nın Milas ilçesindeki Akbelen Ormanı’nda YK Enerji’ye kömür madeni işletmesi için verilen iznin iptali için İkizköylüler tarafından açılan davada bilirkişi keşfi başladı. Ancak davacı KARDOK Derneği tarafından sunulan isimler bilirkişi heyetine kabul edilmedi. Ayrıca davacı uzmanlar da keşfe alınmadı. İkizöylüler “Akbelen ormanlarını vermeyeceğiz” sloganı attı.
Ayrıca Muğla 1’inci İdare Mahkemesi üyesi hakim Murat Yüksel, İkizköy avukatları Arif Ali Cangı ve İsmail Hakkı Atal ile Adana Barosu’ndan avukat Şiar Rişvanoğlu’na ‘ruh hastası’ dedi. Bunun üzerine davacı avukatlar reddi hakim başvurusu yaptı.

Akbelen Ormanı olarak bilinen 740 dönümlük alanda açılmak istenen linyit madenine karşı İkizköylülerin direnişi devam ediyor. Hem Muğla 3’üncü İdare Mahkemesi hem de Muğla 1’inci İdare Mahkemesi, yürütmeyi durdurma kararı alarak bölgede yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etmişti.
Davada sahayı incelemesi kararlaştırılan bilirkişinin keşif tarihi mahkemece son dakikada ertelenmişti. İkizköy KARDOK Derneği’nin açtığı davanın keşfi ise 7 Eylül olarak belirlenmişti. Bilirkişi heyetinde orman, çevre ve maden mühendislerinin yanı sıra derneğin avukatlarının talebiyle hidrojeolog, jeolog, biyolog uzmanlar da yer alıyor.
Ancak dernek tarafından talep edilen ziraat mühendisi, iklim uzmanı, halk sağlığı uzmanı ve toplumsal maliyet analizi yapabilecek iktisatçı bilirkişi ise mahkemece heyete dahil edilmedi.

Yurttaşlar, Akbelen Ormanı nöbet alanında Milas-Ören Karayolu kenarında döviz ve pankartlarla bilirkişiyi karşıladı ve “Akbelen ormanını vermeyeceğiz” sloganı attı.
Avukatları beklemeden uzaklaştılar
Davacı KARDOK avukatları Arif Ali Cangı ve İsmail Hakkı Atal bir gün önce mahkemenin naip üyesi ile Akbelen Ormanı girişini buluşma noktası olarak belirledi. Ancak, bilirkişi aracı bu noktada durmadan hızla uzaklaştı. Uzun süre davacı avukatları heyete telefonla da ulaşamadı.
Yaklaşık yarım saat sonra davacı avukatları İkizköy Işıkdere mevkiinde heyeti bulup keşfe katılabildi. Hakim uzun süre davacı avukatları dışında kimseyi keşfe dahil etmedi.
İtirazların ardından maden alanı içindeki inceleme noktasına Muğla, İzmir ve Adana barolarından gözlemci avukatlar dahil olabildi. Davacı KARDOK Derneği’nin yönetim kurulu üyeleri ve mahkemeye daha önceden davacı tarafın uzman olarak sunduğu kişiler hala maden sahası nizamiyesinde bekliyor.

Muğla 1’inci İdare Mahkemesi üyesi hakim Murat Yüksel, İkizköy avukatları Arif Ali Cangı ve İsmail Hakkı Atal ile Adana Barosu’ndan avukat Şiar Rişvanoğlu’na ‘ruh hastası’ diyerek hakaret etti. Bunun üzerine davacı avukatlar reddi hakim başvurusu yaptı.

Avukat Arif Ali Cangı heyeti köyü, madeni, ormanı ve zeytinlikleri hep birlikte görebilecekleri yaklaşık 10 metre ötedeki bir noktaya götürmek istedi. Hakim ‘Gerek yok’ dedi. Bunun üzerine Cangı ‘Buraya kadar gelinmiş, neden birkaç adım daha atmıyorsunuz?’ dedi ve seyir noktasına tek başına yürüdü. Hakim de arkasından ‘ruh hastası’ dedi. Bunun duyulması üzerine diğer avukatlar itiraz edince onlar da aynı şekilde hakaret etti.
Ne olmuştu?
Akbelen Ormanı’ndaki 740 dönümlük alında bulunan ağaçlar Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerini işleten Limak Holding ve İÇTAŞ ortaklığındaki YK Enerji tarafından kesilmek istenmişti. Nedeni ise termik santrallere linyit sağlayacak açık maden ocağı yapmaktı. Şirket bunun için gerekli izin belgelerini de almıştı ancak İkizköylüler karara itiraz etmiş ve 22 Nisan’dan itibaren nöbet tutmaya başlamıştı.
17 Temmuz’da Orman Genel Müdürlüğü’nün ekipleri Akbelen Ormanı’na gelerek ağaç kesmeye girişmişti. Ancak köylüler ekipleri engellemişti.
28 Temmuz’da başta Manavgat olmak üzere Türkiye’nin birçok yerinde yangınlar çıkmış ve uzun süre havadan destek sağlanmadığı için kontrol altına alınamamıştı. Bu yerlerden biri de Muğla’ydı. Yöre halkı yangınlara müdahaleyle ile uğraşırken bu kez de YK Enerji tarafından tutulan işçiler adeta fırsat bu fırsat diyerek ağaçları kesmişti. Yangınları bahane eden şirket işçileri bir günde 105 ağaç kesmişti.
Yangınlarla boğuşan İkizköy halkı, ağaç kıyımına karşı eylem başlatmış, bölgeye jandarma gönderilmişti. Jandarma erleri nöbet tutan köylülere orantısız müdahalede bulunmuştu.