Çünkü BES şirketleri bu ülkenin kurumsal gücüdür. Bu şirketlerin çoğu sigorta şirketlerine ve bankalara aittir. Hisse senedi almaktan sakınmak bu ülkenin ekonomisine, geleceğine ve ana hissedarları olan şirketlerine güvenmemek demektir. Aynı şekilde yurtiçi kurumların ve bireylerin kendilerine emanet ettikleri uzun vadeli tasarruflarını, şirketlere ortaklık şeklinde değerlendirmeyerek iyi getiri sağlamadıkları da bir gerçektir.
Bu çerçevede kısa günü kurtarmak üzere alınan BES kararı aslında hem bireysel emeklilik sistemine hem de sermaye piyasasına kalıcı katkısı olacak önemli bir gelişmedir.
Bu nedenlerle borsaya daha ağırlıklı biçimde gelecek BES bir yandan piyasayı besleyecek ama öbür yandan piyasadan da beslenecek.
Depremin ekonomi üzerinde belli bir etkisi olacak. Büyümeyi düşürücü, enflasyonu artırıcı, bütçe açığını büyütücü, dış kaynak ihtiyacını artırıcı, cari açığı büyütücü olacaktır.
Ama ekonomiyi rayından çıkartacak ya da krize yol açacak bir etkisi olmayacak. 1999 yılı depreminin etkileriyle karşılaştırsak büyümeyi 1 puan kadar aşağı çekebilir.
Ekonomiye paralel şekilde finansal piyasalarda da, geçici ve kısa vadeli hareketler dışında, kalıcı ve yön değiştirici etkisi olmayabilir.