AYŞEGÜL KASAP
@aysegul_kasap
Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in gündeme getirdiği ‘envantere kayıtlı olmayan silah teslimatı’ iddiası, Türkiye’deki kayıp silahları yeniden gündeme getirdi.
Konuyu defalarca Meclis’e taşıyan eski CHP Balıkesir milletvekili Mehmet Tüm, Diken’e yaptığı açıklamada, “Peker’in açıklamalarından görüyoruz ki kayıtlı olmayan silahlar da belirli bir gruba dağıtılmış. Darbeden sonra bir de envantere kayıtlı olan büyük bir silah kaybı var” dedi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu döneminde rekor seviyede silah kaybı olduğunu belirten Tüm “Bunun hesabını vermesi gereken Soylu’dur. İçişleri Bakanlığı hala kayıp silahları arıyor” dedi. Tüm ayrıca kayıp silahların ‘ruhsatsız silah’ satışlarıyla legalleştirildiğini de öne sürdü.
Peker dünkü tweetlerinde özel harp envanterine kayıtlı olmayan silahların AKP gençlik kollarına verildiğini öne sürmüştü: “15 Temmuz’un hemen akabinde ülke genelinde demokrasi nöbetleri tutulurken ağustosun ilk haftasında Ekrem Gökçeker’den alınan, Özyurtların bünyesinde olan Renault beyaz Fluence marka arabayla, Esenyurt cumhuriyet meydanının arkasında karanlık bir sokakta (DAP hotelin arka tarafında) arabaya koyulan bir kasa kalaşnikof silah İstanbul Balat’a gitti.”
Peker’in iddialarında ismi geçen Ahmet Onay da Peker’i doğrulamıştı: “Sedat Peker ‘in twitlerinde ismi geçen kişilerle bir arada bulundum. Dönemin AK Parti Gençlik Kolları İl Başkanı Taha Ayhan ve yanındaki kişilerle birlikte Balat’ta ki ismi geçen kilisenin yakınlarında bulundum. Sebur Soğanlu ile birlikte gittim. Yanımızda da adını bilmediğim bir kişi daha vardı, (arabayı kullanan, beyaz Fluence) ancak o süreçte yaralarımın tam iyileşmemesinden dolayı araçtan inmedim. Birbirlerine ne alıp verdiklerini de görmedim.”
‘2014’ten sonra kayıp silah sayısında yüzde 720 artış oldu’
İçişleri Bakanlığı’nın faaliyet raporunda yer alan istatistiklere göre kayıp ve çalıntı silah sasyısı yıllara göre şöyle:
- 2014’te 14 bin 682 silah
- 2015’te 91 bin 120 silah
- 2016’da 107 bin 628 silah
- 2017’de 106 bin 740 silah
2014-2017 yılları arasında kayıp silah oranında yüzde 720’lik bir artış olduğuna dikkat çeken Tüm şöyle devam etti: “Biz o dönemde defalarca Meclis’te gündeme getirdik bunu. İçişleri Bakanlığına sorduk. Yanıt alamadık. İçişleri Bakanlığı resmi Twitter hesabından yaptığı açıklamada bu silahların 1944’den beri kayıp olduğunu söyledi. Ama İçişleri Bakanlığı’ndan alınan istatistikler öyle demiyor.”
‘Madem 73 yıldır kayıp, neden 2014 rakamlarında yok’
İçişleri Bakanlığı’nın resmi sitesinde kayıp silah artışlarının 15 Temmuz’dan sonra olduğu belirtilirken Twitter hesabından ise 1944’ten sonra kaybolduğu savunuldu.
Tüm’e göre “Yalan söylüyorlar.”
“Madem bu silahlar 73 yıldır kayıp, o halde neden 2014 rakamlarına bu sayıyı yazmadınız?’ diye sordum. Soruma tabii ki yanıt veremediler.”
Her şey bir cinayetle başladı: Silahı 15 Temmuz darbe gecesi aldım
CHP’li eski vekil Tüm’ün kayıp silahları araştırması aslında bir cinayet üzerine başlıyor. Ankara’da 2016 yılında Mustafa Maraş, bir traktör sürücüsünü öldürdü. Cinayette seri atış yapabilen MP5 kullanılmıştı. Katil mahkemedeki savunmasında, “Silahı 15 Temmuz darbe gecesi Ankara Emniyeti’nin önünde dağıtmışlardı” dedi.
Tüm şöyle devam etti: “Ben de bu cinayetten hemen sonra milletvekili olarak Ankara valiliği ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nü aradığımda bana çelişkili yanıtlar verildiği için konuyu derhal araştırmaya karar verdim. İlk işim İçişleri Bakanlığı’nın silahlanma raporlarını okumak oldu.”
AKP ve MHP kayıp silahların araştırılmasını reddetti
Kayıp silahların peşine düşen Tüm Meclis’te üç soru önergesi, iki de araştırma önergesi verdi. Ama hepsi AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.
Tüm, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yanıtlaması için şunları sormuştu:
• Kayıp çalıntı silah sayısında %720’lik artışın sebebi nedir?
• Bu silahların nerede ve kimlerde bulunduğuna dair bir çalışmanız var mı?
• Noyan gibi kişiler bu silahları nereden temin etti?
Ancak soruların hiçbirine hala yanıt verilmedi.
AKP’ye yakınlığıyla bilinen Sevda Noyan katıldığı bir televizyon programında şöyle demişti: “15 Temmuz kursağımızda kaldı, istediklerimizi yapamadık. Boş bulunduk. Ayaklarını denk alsınlar. Bizim sitede hala üç beş var, benim listem hazır. Bizim aile şöyle 50 kişiyi götürür. Biz bu konuda çok donanımlıyız maddi ve manevi olarak.”
Noyan, Cüneyt Özdemir’in Youtube yayınında da “Silahınız var mı?” sorusuna, “Silah da gerekir, silah da olur gerekirse” yanıtını vermişti.
Kayıp silahlar, ruhsatsız silah satışıyla legalleştirildi
Tüm, Türkiye’de 25 milyondan fazla ruhsatsız silah olduğuna dikkat çekti: “Kayıp silahların bir şekilde legalleştirilmesi veya en azından ‘devlet envanterinden kaybolmamış’ gibi gösterilmesi gerekiyordu. Bunun için de altın formül hazırdı: Ruhsatsız silah satışına göz yummak, hatta silahlanmayı teşvik etmek! Ülkemiz silahların en kolay alınabildiği ülkelerden biri. Ülkemizde ne yazık ki peynir ekmek gibi silah alınıp satılabiliyor. Son beş yılda, Türkiye tarihinde görülmemiş şekilde ruhsatsız silah satışı yapıldı. Milyonlarca silah, hiçbir kısıtlama olmaksızın satıldı. Öyle ki, Facebook gibi sitelerden bile (satışı yasak otomatik tüfek dahil) online silah satışı yapıldı! Bunlarla yüzlerce cinayet işlendi.”
Bu konunun partisi olmadığını belirten Tüm, herkesin bireysel silahlanmaya karşı birlikte hareket etmesi gerektiğini söyledi: “Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar kolay silah elde edilmiyor. Sadece kayıp silahlar değil, çok rahat bir şekilde silah elde edilmesi de sorun bu ülkede. Bilerek bu işlerin önünü açıyorlar. Türkiye’de bir korku yaratmaya çalışıyorlar. “