Bundan bir yıl önce Diyarbakır’da vurularak hayatını kaybeden avukat Tahir Elçi, vurulduğu yerde anıldı.

Fotoğraflar: DHA
Diyarbakır Barosu başkanlığını da yürüten elçi vurulduğu sırada Sur ilçesindeki ‘abluka’ nedeniyle ağır hasar gören Dört Ayaklı Minare önünde basın açıklaması yapıyordu.
Elçi için vurulduğu Yenikapı Sokak’ta bir anma töreni düzenlendi. Anma töreni, bir yıldan bu yana devam eden sokağa çıkma yasağı nedeniyle cinayet mahalinden 100 metre ileride yapıldı. Törene Elçi’nin eşi Türkan Elçi, HDP milletvekilleri Feleknas Uca, Meral Danış Beştaş, Ahmet Yıldırım, İmam Taşçıer ve CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ile çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi ve avukatlar katıldı.
Anma töreni kapsamında saat 10.53’te Elçi’nin vurulduğu sırada Dört Ayaklı Minare’yle ilgili yaptığı konuşma katılımcılara dinletildi. Anma törenine katılanlar daha sonra Elçi anısına bir dakikalık saygı duruşu yaptı.
Bir basın açıklaması yapan Diyarbakır Baro Başkanı Ahmet Özmen, Elçi’nin toplumun bağrında derin yaralar açan yıkımın yaklaştığını duyurmak isterken öldürüldüğünü belirterek, “Bir yıllık süre zarfında Başkanımızın dikkat çektiği ve engellemek için hayatını ortaya koyduğu olaylar bütün ağırlığıyla yaşandı ve toplumda kaybolmayacak kadar derin izler bıraktı” dedi.
‘Elçi, tam burada uyarmıştı’

Anma töreni geniş güvenlik önlemleri eşliğinde yapıldı.
Kent merkezlerinin yaşanmaz hale geldiğini, binlerce insanın yaşamını yitirdiğini ve yüz binlercesinin de yerinden edildiğini aktaran Özmen şöyle devam etti: “Tarihi ve kültürel mirasımız adeta yok edildi. Sokağa çıkma yasağı adı altında olağanüstü rejimlere özgü uygulamalarla temel hak ve özgürlükler askıya alındı. Büyük mücadelelerle az da olsa elde edilmiş demokratik kazanımlar ortadan kaldırıldı. Çözümün, diyalogun ve müzakerenin yerini maalesef yeniden şiddet ve güvenlikçi politikalar aldı. Tahir Elçi, sahip olduğu tecrübe ve öngörüleriyle yaşamını yitirdiği gün tam da buradan, bütün tarafları bu yakıcı savaşın sivil yerleşim alanlarında yaratacağı muhtemel tahribat konusunda uyarmıştır.”
‘Ömrünü cezasızlıkla mücadeleye adadı’

Sokağa çıkma yasağı nedeniyle Dört Ayaklı Minare’nin önüne çekilen brandaya kırmızı karanfiller bırakıldı.
Elçi’nin hukukçu kimliğini de hatırlatan Özmen, ölümünün üzerindeki sır perdesinin kaldırılması gerektiğini söyledi.
Özmen şunları söyledi: “Bugün bir kez daha belirtmek isteriz ki ömrünü faili meçhul cinayetlerin aydınlatılmasına ve cezasızlıkla mücadeleye adamış olan Tahir Elçi’nin soruşturma dosyasının faili meçhul dosyalar kervanına katılmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Aradan geçen bir yıllık sürede soruşturma dosyasında faillerin ve arkalarındaki karanlık odakların tespitine yönelik bir mesafe kat edilmemiş ise de dosyanın yılmaz takipçisi olacağımızdan kimse kuşku duymamalıdır. Tahir Elçi’nin aydınlattığı faili meçhul cinayetlerin gereği olarak toplumun, her bireyin ve her hukukçunun kendisine bu anlamda borçlu olduğunu belirtmek isteriz.”