Türkiye’nin siyasi tarihine bakıldığında kritik dönemlerde darbelerin siyasetin dizayn edilmesinin olağanüstü biçim/araçları olarak devreye sokulduğu görülür…
15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin 2000’li yılların başında ABD ve batılı emperyalistlerin desteğinde iktidara gelen/getirilen neo-liberal İslamcı-muhafazakâr burjuva güçlerin kendi aralarındaki çatışmanın bir sonucu olması bakımından önceki darbelerden/darbe girişimlerinden ayrıldığı söylenebilir. Öte yandan bu darbe girişimi, başarısızlığa uğramasına rağmen bu kez darbe girişiminin hedefi konumunda bulunan siyasi gücün yeni bir siyasi inşaya girişmesinin önünü açması bakımından darbe dönemlerini aratmayacak sonuçlara yol açtı.