Fidan gibi Erdoğan’ın “sır küpüm” dediği ve MİT’in dış politikada “proaktif” bir rol almasının mimarlarından birinin Dışişleri Bakanlığına getirilmesinin yeni dönemde iktidarın dış politikadaki hedef ve yönelimlerinin anlaşılması bakımından önemli veriler sunduğuna da şüphe yok.
Hakan Fidan’ın MİT Müsteşarı olarak karnesi, onun bakanlığı döneminde Erdoğan rejiminin dış politikasındaki temel yönelimin ne olacağı sorusunun da yanıtını veriyor. Her ne kadar İsrail, Mısır, BAE, S. Arabistan ve en son Suriye’de gördüğümüz gibi her sıkıştığında yeni tavizler vermek zorunda kalsa da Erdoğan yönetimi Fidan döneminde de yayılmacı emelleri ve kader birliği yaptığı küçük bir azınlığın çıkarları doğrultusunda müdahale politikasını sürdüreceğinin işaretlerini veriyor.