İktidara yakınlığıyla bilinen Yeni Şafak gazetesi, darbe girişiminin sıkça konuşulan ‘dış destek’ ihtimalini nokta atışıyla ‘tespit ederek’ John F. Campbell adında Amerikalı bir generali işaret etti.
İlkg günden beri 15 Temmuz darbe girişiminin ardında ABD’nin bulunduğunu savunan Yeni Şafak’tan Yılmaz Bilgen’in, ‘darbe sürecinde aktif rol alan bir askeri kaynak’a dayandırdığı haberinde Afganistan’da Uluslararası Güvenlik Destek Gücü Komutanlığı’ndan mayıs ayında ayrılıp emekli olan Campbell’in darbe girişimi öncesi Türkiye’ye iki kez geldiği öne sürüldü.
Campbell’in Erzurum’da ve Adana’daki İncirlik NATO Üssü’nde ‘sır görüşmeler’ gerçekleştirdiğini yazan gazeteye göre ABD’li komutan ‘darbenin başarılı olması halinde’ en kısa sürede yeniden Türkiye’ye gelecekti. Haberde Campbell darbe girişimi için Nijerya’daki UBA Bank şubesinden CIA aracılığıyla ciddi para akışının sağlanmasında da kilit isim olarak nitelendi.
Birinci sayfada HDP, içerikte ‘tanınmış isimler’
Gazetede yer alan iddialar şöyle devam etti: “15 Temmuz’a giden süreçte Nijerya merkezli United Bank of Africa (UBA), altı aylık para trafiğinin üssü oldu. Nijerya’dan Türkiye’ye para transferi, CIA tarafından oluşturulan bir ekip tarafından yürütüldü. Cuntacıları darbeye ikna sürecinde yüklü miktarda transfer gerçekleşti. Türkiye’ye gönderilen para, ülke içinde 80 kişilik özel ekibe ait farklı banka hesaplarına havale edildi. CIA’in oluşturduğu özel ekip üyelerince çekilen para, varacağı son adrese, yani cuntacılara elden teslim edildi. Doğu ve Güneydoğu’da bazı tanınmış isimler bu faaliyette etkin görev alırken, iç ve batı Anadolu’da ise Gülenist çete mensupları kullanıldı.”
Yeni Şafak’ın haberinde dikkat çekici ayrıntıysa, haberin birinci sayfadaki sunumunda Doğu ve Güneydoğu’da para trafiğinde ‘kuryelerin HDP’yle irtibatlı kişiler olduğu’ öne sürülmesi, ancak haberin içeriğinde böyle bir ifadenin yer almamasıydı.
Fişlemelerde de yer almış
Yeni Şafak’ın bir başka iddiası da Campbell’in subayların fişlenmesinde de etkin rol oynadığı oldu.
2015 yılının ikinci yarısından itibaren başladığı öne sürülen fişlemeler, haberde şöyle anlatıldı: “FETÖ lideri Fetullah Gülen’e bağlı subayların desteği ile İncirlik’te oluşturulan tetkik merkezinde, emrinde asker olan tüm birimlerin haritası çıkarıldı ve tek tek eğilimleri, kişilikleri, kökenleri konusunda ‘istişareler’ yapıldı. En küçük bir karakol komutanından başlanarak tüm birimler üzerinde çalışma yürütüldü. Karakol, birlik, bölük, alay, tugay, tümen, kolordu ve ordu içerisinde emrinde asker bulunduran ve asker üzerinde aktif etkisi olan komuta kademesinde görevli isimler yakın markaja alındı.”
Darbe girişimine karşı ABD’nin güçlü bir desteğini göremeyen hükümetin dahi net açıklamalar yapmaktan kaçındığı bir dönemde Yeni Şafak’ın nokta atışlı haberi dikkat çekti. Son olarak Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, ABD’nin Gülen bağlantısını bildiğini belirterek, “Amerika Birleşik Devletleri’nin de bu darbeyi Fetullah Gülen’in yaptığını, Sayın Obama kendi adını nasıl biliyorsa o kadar bildiğinden eminim. Amerikan istihbaratının bildiğinden eminim” demişti.
Ünal, Yeni Şafak’ı yalanlamıştı
Yeni Şafak cumartesi günü de Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal’ın selefi orgeneral Akın Öztürk ve genelkurmay başkanlığı hakkında “Akın Paşa doğru söylemiyor. Genelkurmay’ın açıklaması da doğru değil. Hiçbirine kefil değilim. Güvenecek kimse kalmadı” dediğini öne sürmüş, Ünal bir gün sonra konuşmalarının ‘maksatlı olarak çarpıtıldığı’nı açıklayarak haberi yalanlamıştı;