AKP’den geriye koskocaman bir sistem enkazı kaldı.
‘Bekleme odasına alınmış bir demokrasi’ kaldı.
Buzdolabına konmuş bir ‘çözüm süreci’ kaldı.
‘Sistem değişmiştir’ ilanıyla, askıya alınmış bir anayasa kaldı.
‘Açılım’ palavralarıyla ötelenip sonunda hiçe sayılan talepler kaldı.
Partileştirilmiş bir devlet, iktidar güdümüne girmiş bir yargı, işlevsizleştirilmiş bir Meclis, hiçe sayılan bir seçmen iradesi, iğdiş edilmiş özgürlükler, kökünden yolunmuş haklar, pusulası ne belli olmayan bir dış politika, her komşuyla problem, dünyaya yayılan bir itibarsızlık, hızlı çekim kasırgaya sürüklenen bir ekonomi, kriminalize edilmiş bir gazetecilik mesleği kaldı.
‘Haddinizi bilin’, ‘Gidin işinize ya’ dilinin normalleştiği, nefretle mayalanmış bir siyaset(sizlik) düzeni kaldı.
Kalmayan?
AKP’nin topluma bu saatten sonra umut vadedecek, anlamlı hiçbir şeyi kalmamıştır.
Kayış boşa dönmektedir artık.
Memlekete de yazık olmuştur.