Yargıtay, kıdemini de dikkate aldığı vasıflı işçiye asgari ücret verilmesini ‘hayatın olağan akışı’na aykırı buldu.

İHA’nın haberine göre hukuk bürosunda avukat katibi olarak çalışan kişi, parasının ödenmediğini belirterek işten ayrıldı.
Çalışan, aylık 4 bin lira net maaş aldığını belirtirken, bunu da kendi masraf ajandasının kanıtladığını ifade etti. İşyeri ise çalışana asgari ücret ödendiğini belirtti.
Yıllık izin dahil tüm alacaklarını isteyen çalışanın açtığı davayı mahkeme kısmen kabul etti. Her iki tarafın kararı temyiz etmesinin ardından dosya Yargıtay 9’uncu Hukuk Dairesi’ne gitti.
Dairenin kararında; işin vasıflı olması, işçinin kıdemi ve yaşadığı şehir dikkate alındığında, 2 bin 825 liralık asgari ücretle çalıştırılmasının yaşamın olağan akışına uygun olmadığı belirtildi.
İşyerlerinde net maaşı daha yüksek olması nedeniyle asgariden sigorta yatırılabildiği belirtilen kararda, bu davadaki çalışanın 4 bin lira maaş aldığının tespit edildiği dile getirildi.
Kararda şöyle dendi: “(…) İncelenen masraf ajandalarında davacıya 2018 yılında 3 bin 500 TL net ücret ödendiği, 2019 yılında ise 4 bin TL net ücret ödendiği görülmektedir. Davacının 14 yılı aşkın kıdemi, çalıştığı işyerinin büyükşehirde olması ve yaptığı işin vasıflı bir iş olması nedeniyle işin niteliği gereği asgari ücretle çalışması hayatın olağan akışına da uygun düşmemektedir. Tüm bu nedenlerle avukat sekreteri olarak çalışan davacının 3342 kodlu hukuk sekreteri için TÜİK tarafından bildirilen emsal ücretle çalıştığının kabulü dosya içeriğine uygun düşecektir. Davacının hak ve alacakları bu ücret üzerinden hesaplanmalıdır.”