Demokrasilerde seçim, kural olarak, adayların olabildiğince “eşit koşullarda” yarışması sağlanarak yapılır. Adayların eşit koşullarda yarışı özellikle iki alanda mutlaka olmalıdır; kamu olanaklarından yararlanmada ve seçimin finansmanında. Seçimlere dört cumhurbaşkanı adayı giriyor; ancak, bunlar arasındaki seçim yarışının eşit koşullarda olmadığı çok açıktır.
(…)
Ancak, seçmenin gözü önünde yaşanan bu büyük eşitsizlik, her nasılsa, siyasetin kendisi tarafından da olağan karşılanıyor; hiç ama hiç yadırganmıyor; sorun yapılmıyor. Kamu kaynaklarının kullanımına dayalı eşitsizlik bununla sınırlı değil, şu anda işbaşında olan 17 bakan milletvekili adayı, bunlar, bakan-aday olarak kamu olanaklarından sonuna kadar yararlanıyor.
Ülkemizde siyasetin finansmanının ilke ve kuralları da tamamıyla gündem dışıdır; ağza alınmaz. Oysa demokrasilerde adayların mal varlıkları açıklanır; adayın özel hesapları ile seçim hesapları kesinlikle ayrı tutulur; bağış toplama açık ve kurallara bağlı yapılır.