ALTAN SANCAR
altan-sancar@hotmail.com / @altansancarr
Yusuf Yerkel… Türkiye bu ismi bir fotoğraf karesiyle tanıdı. Manisa’nın Soma ilçesindeki faciadan çok değil bir gün sonra özel harekât polislerinin ‘etkisiz hale getirme’ye çalıştığı bir madenciyi hınçla tekmeleyen takım elbiseli, kravatlı genç bir adam…

Yedi yıl gecti ama o tekmenin acısı da facianın kendisi gibi hala belleklerde…
Filmi biraz geriye saralım ve bir döneme damga vurmuş fotoğraf karesinden bugüne gelene dek neler yaşandı hatırlayalım.
13 Mayıs 2014 saat 15:30: Manisa’nın Soma ilçesinde bulunan Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.’ye ait ocakta yangın çıktı.
17:30: Yangın sonucu madencilerin mahsur kaldığı medyaya yansıdı.
18:00: Dönemin Soma kaymakamı Mehmet Bahattin Atçı, yangın ve patlamada bir işçinin hayatını kaybettiğini ve 300 madenci için kurtarma çalışmalarının sürdüğünü söyledi.
Ancak tablo Bahattin’in açıkladığından çok daha ağırdı. Saatler ilerledikçe netleşmeye başladı.
21:00: Can kayıplarının arttığına dair haberler gelmeye başladı. Aynı saatlerde dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan’ın Arnavutluk gezisinin iptal edildiği duyuruldu.
Tarihe ‘Soma maden faciası’ diye geçen bu göçükte hayatını kaybedenlerin sayısı 17 Mayıs’ta 301 olarak açıklandı.
Soma faciasından geriye 301 maden işçisinin acısı ve yıllara yayılan adalet mücadelesi kaldı.
Soma dendiğinde akla gelen ilk fotoğraf karelerinden biri ise 14 Mayıs 2014’te çekildi.
Madenci yakınları başta olmak üzere Somalılar acılı ve öfkeliydi. Bir yandan 310 cenazenin acısı, bir yandan sorumlulara kızgınlık… Halk sokaklardaydı.
Nitekim Erdoğan o gün gittiği Soma’da pek de hoş karşılanmadı. Faciayı ‘fıtrat’ diyi niteleyip “Olur böşle şeyler” demeyi getirmesi ise acıların üstüne tuz biber ektiği gibi öfkeyi de kabarttı.
O derece ki Erdoğan basın toplantısının ardından bir sokak turu yapayım deyince yoğun protestoyla karşılaştı. Kalabalığın arasında kalınca koruma polisleri tarafından apar topar bir markete sokuldu. Market çevresinde Erdoğan’ın korumalarının protestocuları yumrukladığı anlar kayda alındı. Hatta bizzat Erdoğan’ın bir protestocuya tokatladığı görüldü.
Dışarıda ise bambaşka bir görüntü vardı.
Erdoğan’ın konvoyunu çembere alınmıştı. Güvenlik güçleri öfkeli kitleyi zor kullanarak yatıştırmaya çalışıyordu. Dakikalar sonra bir fotoğraf karesi düştü. Takım elbiseli, kravatlı genç bir adam, iki özel harekat polisinin yere düşürdüğü bir orta yaşlarda bir adamı vargücüyle tekmeliyordu.
Fotoğraf sosyal medyada hızla yayıldı… Çok geçmeden anlaşıldı ki tekmelenen Erdal Kocabıyık adlı bir maden işçisi, tekmeleyen ise Başbakanlık Özel Kalem Müdürü Yardımcısı Yusuf Yerkel’di.

Tekme yabıncı basınında da geniş yankı uyandırdı. Almanya’da yayımlanan Tageszeitung gazetesi, tekmenin, hükümetin Soma faciasına yaklaşımının simgesine dönüştüğünü belirtti.

AKP’liler ve Yerkel ise savunmaya geçti.
Dönemin Ankara belediye başkanı Melih Gökçek, “Bundan dolayı burada Yusuf’u linç edecek bir durum yok. Burada gözükmüyor ama kendisine de bir saldırı var. Her şeyi çekmemişler. Linç edilmeyi hak etmiyor” dedi.
Yetmedi… Yerkel, tekme attığı dizindeki yumuşak doku zedelenmesi nedeniyle darp raporu aldı.
Dönemin AKP sözcüsü Hüseyin Çelik, raporu referans göstererek Yerkel’i savundu. Hatta Yerkel’e saldırıldığı iddia edildi, ancak bu yönden tek bir görüntü gösterilemedi.
Yerkel’in raporunda ‘sağ dizde kızarıklık’ tespiti yapan doktor Şervan Gökhan, Türk Tabipleri Birliği’ne gönderdiği açıklamada, ‘başbakanlık tarafından aranarak Yerkel ile bizzat ilgilenilmesi talebinde bulunulduğunu’ aktardı.
Yerkel iki gün sonra 16 Mayıs’ta Eyüp Sultan Camii’nde cuma namazı kılan Erdoğan’ın yanında görüntülendi.
Bir hafta sonra, Yerkel’in 21 Mayıs 2014 itibariyle başbakanlık özel kalem müdür yardımcılığından alındığı haberi ortaya atıldı. Ancak çok geçmeden böyle bir kadro bulunmadığı, Yerkel’in başbakanlık müşaviri olarak görev yaptığı ve koltuğunu koruduğu anlaşıldı. 2015 yılında da dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun ekibindeydi.
Erdal Kocabıyık ise çalıştığı madenden tazminatsız işten çıkarıldı. Kocabıyık, ailesine bakmak için hamallık yaptı. 2015’te ‘başbakanlık koruma aracına zarar verdiği’ gerekçesiyle 548 lira para cezasına çarptırıldı.
Aynı yıl Yerkel’in eşi Sümeyra Yerkel TRT İstanbul müdürlüğünde yapım ve yayın elemanı olarak işe alındı. 2016 yılında da dönemin Kültür ve Turizm bakanı Mahir Ünal’ın danışmanlığına getirildi.
Ertesi yıl ‘kamu malına zarar verme’ suçlamasıyla Kocabıyık’a bu kez 10 ay hapis cezası verildi.
Yine 2017’de Yerkel tek bir mahkeme kararıyla toplam 357 internet adresi hakkında erişim engeli kararı aldırdığı ortaya çıktı.
Facianın 4’üncü yıldönümünde ise Twitter hesabından açıklama yapan Yerkel, günah keçisi ilan edildiğini öne sürdü. “Olaydan sonra bizzat Erdal Kocabıyık’ı arayıp kendisinden özür diledim ve helallik istedim. O da hakkını helal etti” dedi.
Yerkel’i yalanlayan Kocabıyık, “Halen üzgünüm, kalbim kırık. O tekme yalnızca bana değil, tüm madencilere atıldı” diyerek özrü kabul etmediğini belirti.
Yerkel ailesinin bugünlerde de AKP ile yakın ilişkilerinin devam ettiği görülüyor.
Sümeyra Yerkel, geçen ay Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’la görüşmesini sosyal medya hesabından paylaştı.
Yerkel, 2020’da attığı bir tweette gazeteci ve milletvekili Ahmet Şık’a “Vatan haini” dedi.
Yerkel’in ABD polisi tarafından öldürülen George Floyd ile ilgili tweeti hayli konuşuldu.
“ABD’deki protestoların bu kadar büyümesinin altında galiba Floyd’un öldürülme olgusunun etrafında aşikar hale gelen H. Arendt’ın ifadesiyle ‘kötülüğün sıradanlığı’ olgusu yatıyor. Sıradan beyaz bir polisin korkunç bir şeyi ‘her zamanki iş’ gibi yapıyor olması bardağı taşırdı” diye yazan Yerkel’e sosyal medya kullanıcıları Soma’da attığı tekmeyi hatırlattı. Yerkel bazı kullanıcıları engelleyerek yanıt verdi.
2019 ve 2020 yılları Yerkel ailesi için zorlu geçti. Ailenin çocuğu Emir Zahit, uzun süre yoğun bakımda tedavi gördü. Bu süreci sosyal medyadan paylaşan Yerkel’e ‘geçmiş olsun’ dileklerinin yanısıra hakaret içeren mesajlar da geldi. Emir Zahit Yerkel, 22 Şubat’ta sağlığına kavuşup evine döndü.
Yerkel’in hızlı yükselişi
Yusuf Yerkel, Abdullah Gül, Ekmeleddin İhsanoğlu, Mehmet Şimşek gibi isimlerin mezun olduğu Britanya’daki Exeter Üniversitesi’nde yüksek lisans yaptı.

2011 yılındaki düğününe AKP’li 10 bakan katıldı. Nikâh şahitleri ise AKP’li Bekir Bozdağ ve dönemin dışişleri bakanı Ahmet Davutoğlu’ydu.
AKP’nin 2011’de düzenlediği ‘Türk Dış Politikası’ konulu blog yarışmasında birincilik elde etti. Ödülünü de Erdoğan’ın elinden aldı. Başbakanlıktan gelen teklif üzerine Londra’da uluslararası ilişkiler bölümünde doktorasını yarıda bırakıp Erdoğan’ın ekibine katıldı. 2012 yılında gazetelerin “İşte Erdoğan’ın A takımı” diye duyurduğu haberde Yerkel de vardı.
Yerkel’in Erdoğan’la ilişkisi ailesinden dolayı daha da eskilere dayanıyor.
Baba Kubilay Yerkel, bugün mezunları pek çok devlet kuruluşunda yöneticilik pozisyonlarına getirilen Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi’nin açılışında dönemin İstanbul belediye başkanı Erdoğan ile birlikte yer aldı. Yusuf Yerkel de eğitim hayatının bir bölümünü bu okulda geçirdi.