Yargıtay 3 Ceza Dairesi’nin bu kararına başta hukukçular olmak üzere büyük tepki yağarken, dairenin kararını alkışlayan kimdi peki?
– Cumhurbaşkanı başdanışmanı Mehmet Uçum!
AYM’nin ilk ihlal kararında da 3. Ceza Dairesi’ni cengaverce savunan “yerli ve milli AYM” isteyen Uçum bu kez de şaşırtmadı tabi! Neredeyse her alana ait verilmiş mahkeme kararlarına anayasal sınırları aşarak müdahale eden AYM’nin “hukuk kaosu çıkarmanın aracı” haline dönüştüğünü ileri süren başdanışman, şu ağır hükmü de vermekten çekinmedi:
– Tüm mahkemeler, Yargıtay ve Danıştay AYM’nin hem anayasaya aykırı hem hukuk bilmez ihlal kararlarına isyan noktasına geldi. AYM siyasi boyutu olan bazı bireysel başvurularda ise hukuka aykırı verdiği ihlal kararlarıyla Türkiye’ye zarar vermekten çekinmedi.
“Pes” diyeceksiniz ama bekleyin, “turpun büyüğü heybedeydi!” Uçum, AYM’yi dilediğince yargıladıktan sonra olması gereken konusunda bakın ne dedi:
– AYM üyeleri arasında anayasaya aykırı uygulamalara, hukuk ihlali olan kararlara, yetki aşımlarına, yargısal aktivizme, anayasa yargıçları rejimi (jüristokrasi) hevesine karşı anayasadan ve hukuktan yana tavır alanlar vardır ve bunların varlığı çok değerlidir. Ama nihayetinde AYM tarihsel değeri olan muhalefet şerhleriyle değil çoğunluğun verdiği kararlarla bir sicil oluşturuyor. Eleştiri ve tepki konusu olan da AYM’nin bu sicilidir. AYM’yi bu maluliyetten kurtarmak için öncelikle yasal nihai olarak da anayasal düzenlemeler yapılması ihtiyaçtır.”
Yeni anayasa seviciler, yürürlükteki anayasayı delik deşik etmedikleri, yargıyı hallaç pamuğu gibi atmadıkları yetmiyormuş gibi, son çare olarak “Tam biat” edecek yeni bir AYM için satranç tahtasının önüne oturmuş görünüyor!