Uludağ’da, dün, doğa yürüyüşü sırasında mahsur kaldıktan 14 saat sonra ulaşılan üç amatör dağcıdan Ömür Büyüköztürk (49), kardan yaptıkları sığınağın hayatlarını kurtardığını söyledi.
Oteller Bölgesi’nden zirve noktasına doğru yürümeye başlayan Ahmet Çakırer, Ali Can ve Ömür Büyüköztürk, Küçük Zirve ile Büyük Zirve arasında Can’ın ayağının burkulması nedeniyle yürüyemediği için dün öğleden sonra mahsur kalmış, telefonla jandarmaya ulaşıp yardım istemişti. Telefon sinyallerinden bu kişilerin bulunduğu yeri belirleyen ekipler, kurtarma operasyonu başlatmıştı. Arama kurtarma faaliyetine Jandarma Arama Kurtarma (JAK), İl Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürlüğü, ANDA Arama Kurtarma, AKUT Arama Kurtarma Derneği, Nilüfer Arama Kurtarma (NAK) bünyesindeki 71 kişi katılmış, 14 saatlik çalışma üç isme ulaşmıştı. Dağcılar 112 Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonu’ndaki müdahalelerinin ardından hastaneye sevk edilmişti.
AA’ya konuşan Büyüköztürk, daha önce defalarca aynı noktaya çıktıklarını ancak bu kez aşırı derecede olumsuz hava şartlarıyla karşılaştıklarını anlattı.
Fırtına ve sisin etkili olduğu, görüş mesafesinin iyice düştüğü ortamda mahsur kaldıklarını, arkadaşının ayağı burkulunca sığınacak yer aradıklarını söyleyen Büyüköztürk sözlerini şöyle sürdürdü: “Güzel bir sığınma yeri bulduk. Kardan mağara yaparak yaşamaya çalıştık. Jandarmayla irtibat kurduk. Onlar sürekli 30-40 dakikaya geleceklerini söyledi. Amaçları bize moral vermekti muhtemelen. Biz ümidi kesmiştik. O hava şartlarında oraya gelmek imkansızdı. Arkadaşlarımızla kazmalarımızı kullanıp iglo tarzı bir ev, kulübe yapmaya karar verdik. Bu da hayatımızı kurtardı.”
‘Uyursak donarak öleceğimizi biliyorduk’
İlk bir saat çok zorlandıklarını, ayağı burkulan Ali Can’ı motive etmeye çalıştıklarını aktaran Büyüköztürk şöyle konuştu: “Ali, ayağı burkulduğu halde aşağıya doğru gitmek istedi. Ölüme gidecekti, biliyorum. Diğer arkadaşımızın da morali bozuktu ama ben onların konuşarak moral motivasyonunu yükselttim. Sonrasında iglo yapma kararını alarak orada kaldık. Isınmak için çakmak bile yakamadık. Birbirimize sarıldık ve sıcaklık olsun diye oturduk. O şartlarda elimizden gelen tüm imkanları kullandık. Yapmasak ölmüştük. Biz jandarmayla sürekli irtibat halindeydik. Bize moral veriyorlardı. Uyumamaya çalışıyorduk. Uyusak donarak öleceğimizi biliyorduk. Sabah saatlerini beklemeye başlamıştık. Ekiplerin geldiğini görünce çok çok mutlu olduk.”
Çekirge Devlet Hastanesi’nde tedavileri tamamlanan Büyüköztürk ve Ahmet Çakırer (36) taburcu edildi. Ayağı burkulan Ali Can’ın (48) sağlık durumu iyi, tedavisi sürüyor.