Maslak’ta belediye otobüsünde Ayşegül Terzi adlı kadına şort giydiği gerekçesiyle saldıran Abdullah Çakıroğlu’nun ikinci kez tutuklanmasına itiraz edildi.

Fotoğraf: DHA
Abdullah Çakıroğlu dokuz yıl dört aya kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davanın ilk duruşmasında tahliye edilmiş, başsavcılığın itirazı ardından Çakıroğlu yeniden yakalanıp tutuklanmıştı.
Milliyet’in haberine göre Çakıroğlu’nun avukatı Şemsi Dak, ikinci kez tutuklanmaya itiraz etti. Anadolu 10. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmek üzere sunulan itiraz dilekçesinde soruşturma ve dava süreci anlatılarak sanığın tahliye olduktan sonra hastaneden alınarak tekrar mahkemeye getirildiği belirtildi.
Tahliye kararının nihai olduğu öne sürülen dilekçede, “Tahliye isteklerinin kabulü kararlarına karşı itiraz yolu yoktur. Bu yönüyle Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nin tutuklama kararı yok hükmünde olan, hakimlerin görevini kötüye kullanmak suretiyle hürriyeti tahdit suçu oluşturan yolsuz bir karardır” dendi.
Avukat Şemsi Dak’ın 2014 yerel seçimlerinde AKP’den Ümraniye belediye başkanlığı için aday adayı olduğu ortaya çıktı.
Ne olmuştu?
İstanbul’da hemşirelik yapan Ayşegül Terzi, çalıştığı hastaneden çıkıp evine giderken bindiği otobüste, Abdullah Çakıroğlu’nun saldırısına uğramış, saldırganın kendisine “Şort giyenler ölmeli” diyerek sözlü sataştığını, ardından da otobüsün demirinden destek alarak yüzüne tekme attığını anlatmıştı.
Terzi’nin basına giderek saldırıyı anlatması sayesinde duyulan olay, kamuoyunda ve sosyal medyada büyük tepki çekince, 35 yaşındaki özel güvenlikçi Çakıroğlu gözaltına alınmıştı.
Çakıroğlu, ilk ifadesinde “Giydiği şort ortama uygun değildi. Bu nedenle sinirlenip hareketi yaptım” demiş, adliye yolunda da şunları söylemişti: “Arkadaşlar her şey kontrol altında… Sıkıntı yok gerekli izahatları yapacağım… Vandalların saldırısına uğradım… 20 tane solcu terörist bana saldırdı… Her şey İslam hukukuna göre oldu.” Ancak Çakıroğlu, bu sözlerine karşın adliyeden serbest bırakılmıştı.
Daha sonra hakkında yakalama kararı çıkarılarak gözaltına alınan Çakıroğlu, ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama’ ve ‘inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme’ suçlarından tutuklanması talebiyle sevk edildiği nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklanmıştı.