Yargıtay Başkanı Sayın İsmail Cirit’in gazetelerde çıkan açıklamalarının altına ben de imzamı atarım ama iki temel itirazımın dışında. Yargının her türlü güç odağı karşısında ‘Herkül gibi’ güçlü olması, her türlü kayırmaya karşı ehliyet ve liyakat ilkesinin geçerli kılınması. Bunları kim reddedebilir?
Hele de şu sözleri bence tarihe düşülmüş not değerindedir:
“Zulüm yaparsak aynı Ergenekon, Balyoz davalarında olduğu gibi, toplumda onarılmaz yaralar açar. Hâkimlik, hukuk hınç alma yeri değildir, en adil olanı yapmaktır, adaletli davranmaktır.”
Sayın Başkan, yargı bağımsızlığı ve hâkim teminatı konularında ciddi sorunlar yokmuş gibi konuştu. Hatta yeni sistemde yargı tarafsızlığının “en iyi şekilde yapıldığını” bile söyledi. Aksini iddia edenleri ispata davet etti.
Bu konuda her hukukçunun ciddiye aldığını düşündüğüm Venedik Komisyonu’nun raporunu Sayın Başkan’ın dikkatine sunmak isterim. ‘Venedik Komisyonu’ bir hukuk kurumudur ve AK Parti vesayet yargısına karşı kendini savunurken, bu kurumun raporlarına dayanmıştır.
Komisyon’un 133 paragraftan oluşan raporunun özü şu: Üyelerinin tamamı siyasilerce atanan, başkanı da siyasetçi adalet bakanı olan bir HSK, bağımsız ve tarafsız olacağına güven vermez… Bu yapıdaki bir HSK için, ‘bizim arkadaşlar âdildir’ diye sübjektif bir savunma yapılabilir mi?