İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bütçe görüşmeleri sırasında Adana’da düzenlenen ‘rakı festivali’nin ‘Ne geleneklerimizle, ne de herhangi bir durumla örtüşebilir olmadığını’ öne sürdü. Soylu, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in Nisan ayında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na, Çubuk’taki cenaze töreni sırasında yaşanan linç girişimi ile ilgili Kılıçdaroğlu’nu suçlamayı sürdürerek, “Hepimiz her yere gidebiliyor muyuz? Bazen konjonktür buna müsaade etmez” dedi.
TBMM Genel Kurulu’nda, İçişleri Bakanlığı’nın 2020 yılı bütçe görüşmeleri sırasında CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya Adana’da yasaklanan ‘Kebap ve Şalgam Festivali’ hakkında sorular yöneltti. Özel, “Adana’da 2010 yılından beri bir festival yapılıyor. Kimsenin cebinden beş kuruş çıkmıyor. Ne Belediye, ne Valilik, ne Turizm Bakanlığı. 1 milyon kişi geliyor Adana’ya ve Kebap ve Şalgam Festivali’nde bütün Adana sokakları festivale dönüşüyor. Bugüne kadar kayda değer tek bir olay olmamış. Oteller dolu, komşu illerin otelleri dolu. Biraz önce konuştular, aktardılar. Telefonda esnaf ağlıyor. Geçen sene de Valilik bu festivali yasaklamış ama festival fiilen gerçekleşmiş” diyerek, festivalin neden yasaklandığını sordu.
‘Geleneklerimize uygun değil’ imiş
“Adana’da şu anda ‘Kebap ve Şalgam Festivali‘ diye bir festival söz konusu değil” diyen Soylu, şöyle yanıt verdi: “Niye değil? Maalesef yani ne kadar geleneklerimize uygun bilmiyorum ama şurada 2015’te var, burada 2019’da var, bahsettiğiniz festival bu olsa gerek Adana Dünya Rakı Festivali. Şimdi, bu konuda Valiliğin Rakı Festivali’ne bir yasağı söz konusu. Zannediyorum, bu Rakı Festivali’ne yasağı koyduktan sonra meseleyi Kebap ve Şalgam Festivali’ne döndürmüş olabilirler. Yine, bundan kısa bir süre önce Türkiye’den herkesin katıldığı, tam da Adana’yı ifade eden bir Adana Lezzet Festivali oldu. Adana’nın bütün sivil toplum kuruluşlarının, bu konudaki tüm paydaşların katıldığı festival, 4- 6 Ekim tarihlerinde oldu. Bu her yıl da yapılıyor ve her yıl da görkemli yapılıyor ama zannediyorum bir bilgide eksiklik söz konusu. Eğer bahsedilen Rakı Festivali ise bu Rakı Festivali’ne Adana Valiliği geçen yıl da yasak koydu, bu yıl da yasak koydu. Ne geleneklerimizde, göreneklerimizde, ananelerimizde ne de herhangi bir durumla örtüşebilir değildir. Ama yasak konulduktan sonra, eğer mesele Kebap ve Şalgam Festivali’ne dönmüşse onu bilmiyorum.”
‘Kılıçdaroğlu, Çubuk’a gitmemeliydi, konjonktür müsaade etmez’
Özgür Özel, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, 6 Nisan 2019 tarihinde Çubuk’ta şehit cenazesinde uğradığı saldırıyı da gündeme getirerek Soylu’ya soru yöneltti. Kılıçdaroğlu’nun güvenliğinin sağlanmadığını söyleyen Özel, AKP yetkililerinin Kılıçdaroğlu’na ‘geçmiş olsun’ dileğinde bulunmadığını belirtti.
Soylu ise CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Çubuk’ta şehit cenazesinde uğradığı saldırıyla ilgili, “CHP’nin Çubuk saldırısıyla ilgili hazırladığı raporun tutar bir tarafı, somut hiçbir tarafı yok. İddialar gerçek dışı” dedi.
İddiaların gerçek dışı olduğunu belirten Soylu, şöyle dedi: “Çubuk olayında en çok üzülenlerden biriyim çünkü ben İçişleri Bakanıyım. Hiçbir İçişleri Bakanı bir ana muhalefet partisinin genel başkanının böyle bir durumla karşılaşmasını istemez ‘Geçmiş olsun dileğinde bulunmadı‘ iddialarına katılmıyorum. Üzüntümü belirttim. O anda orada telefonların çekmemesine rağmen, oradaki herkese ulaşıp talimatları veren benim. Olay olduğu sırada İstanbul’dan arabayla hemen Ankara’ya geldim. Zaman kaybı olmasın diye uçak zamanını beklemedim. Allah rızası için, bir siyasi partinin genel başkanı Ankara’nın dışına çıkarsa bu haber verilmez mi? Çubuk raporunuzla alakalı iddialar gerçek dışıdır. Hiçbir iddianın somut olan bir tarafı yoktur. Yapılması gereken bir şey var, korumaların haber vermesi gerekiyordu. Hepimiz her yere gidebiliyor muyuz? Bazen derler ki, ‘Sayın vekil buraya gitmeyin‘ diye uyarılabilir güvenlik açısından. Bazen konjonktür buna müsaade etmez.”
Terörle mücadele devam ederken, 31 Mart yerel seçimlerinde HDP’nin Millet İttifakı’na destek verdiği imasında bulunarak ortaya çıkan iklim ve durumun hassasiyetini öne süren Soylu, herkesin bazı meselelerde ve özellikle seçim sonrası biraz tedbirli hareket etmesi gerektiğini ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun korumalarının bu işi iyi takip etmediğini iddia etti.