Covid-19’un görüldüğü ilk ülke Çin, virüsün kökünün kazınması için sıkı karantina kuralları uygulamaya ve sert politikalar izlemeye devam ediyor. Virüsün yayılmasını önlemek için bazı bölgelerde insanlar evlerinden çıkarılıp uzun yürüyüşler sonrasında karantina kamplarına götürülüyor.
Liman kenti Tianjin’inin yakınlarındaki Liancang köyünde yaşanan uygulama, bölge vatandaşlarının kameralarına yansıdı. İnsanların uzun sıralar halinde otobüslere yürüdüğü videolar, dünyanın gündemine oturdu.
Ajanslara göre pazartesi Liancang köyü sakinlerine eşyalarını toplamaları ve karantina kamplarına taşınmaya hazırlanmaları için talimat verildi. Videodan da duyulabileceği üzere bu kişilere hoparlörlerden anonslar yapıldı.
Köy sakinlerinden bazılarının telefonlarıyla çektiği videolar gündem oldu. Sosyal medyada paylaşılan videoda kalabalık bir insan grubunun ellerinde eşyalarıyla otobüslere yürüdüğü ve kuyruklarda beklediği görülüyor. Sosyal medya paylaşımlarından yola çıkarak köyden 10 bin-30 bin kişinin karantinaya alındığı tahmin ediliyor.
‘Sıfır tolerans’ politikasının sonu karantina kampları
Geçen pazar Tianjin’deki toplu testlerde, çoğu Liancang köyünden olmak üzere 22 pozitif vaka tespit edilmişti. Şehirde salı da 55 pozitif vaka bildirdi.
Köyden binlerce kişi karantina kamplarına nakledildi.
Çin, Covid-19’la mücadele kapsamında salgının başından bu yana ‘sıfır tolerans’ politikası izliyor. Bu politika, sert karantina önlemleri içeriyor. Bulaşmayı önlemek için tüm pozitif vakalar ve yakın temaslıları izole ediliyor.
Politika, salgının ilk dalgasının kontrol altına alınmasını sağlasa da hızlı yayılan Omicron varyantı karşısında etkisiz kaldı. Ülke genelinde çok sayıda karantina kampı inşa edildi. Şanghay’daki stadyumlar ve kongre merkezleri hastanelere dönüştürüldü.
‘Sıfır tolerans’ politikası, acımasızlığı ve sürdürülebilir olmamasıyla eleştiriliyor. Dünya Sağlık Örgütü de bu politikanın sürdürülebilir olmadığını açıklamıştı.
Çin’in izlediği sert politikalar, ülkenin dünyanın geri kalanından izole olmasına, ekonominin ve küresel tedarik zincirlerinin zarar görmesine neden oluyor.
Salgının ve katı önlemlerin ekonomiye verdiği zararın artmasından endişe ediliyor.