Meclis Genel Kurulu’nda muktedirin vekillerince yine, yeniden erkeklik gösterisi yapıldığına şahitlik ettik. Milletin meclisinde Şık’a ve Koçyiğit’e yumruklarıyla saldıran zihniyetin ortaya serdiği şiddeti izledik dün. Kadına yönelik erkek şiddetine sıfır tolerans diyen AKP sayesinde; evde, sokakta olduğu gibi Meclis’te de erkek şiddetine tanık olduk. Üstelik saldırıyı başlatan da TBMM İdare Amirlerinden Alpay Özalan. Şiddet gösteren bir idare amiri! Âdettendir, önce görevinin iç tüzükteki tanımına bakalım.
Türkiye Büyük Millet Meclisi İç Tüzüğü madde 17 der ki: İdare Amirleri; sükûn ve düzenin korunması, görüşmelerin açıklık ve serbestliğinin sağlanması, gereken hallerde emniyet kuvvetinin kullanılmasında Başkanlığın yürütme vasıtalarıdır; ortak sorumluluk içinde görev yaparlar ve yetki kullanırlar. İç tüzükteki görev tanımında sükûnetten, düzenin korunmasından, görüşmelerin serbestliğinin sağlanmasından bahsediyor.
Gelelim düne. Dün TBMM İdare Amirlerinden Alpay Özalan’ın saldırısına maruz kalan Ahmet Şık o anda meclis kürsüsündeki hatip idi. Konuşması esnasında arkasından gelinerek darp edildi. Ha bir de, saldırıyı izlerken aklımıza gelen kürsü masuniyeti kavramı var. Kürsü masuniyeti ise milletvekillerine tanınan önemli bir imtiyaz. Bir mebusun TBMM kürsüsünde fikirlerini serbestçe dile getirebilmesi, bu hakkına müdahale ve tecavüz edilmemesidir. Bırakın kürsü masuniyetini, AKP/MHP hükûmetine karşı yılmadan mücadele edenlerin TBMM çatısı altında bile can güvenliği yok!