TÜRKİYE’nin geçen ay Libya ile deniz yetki alanlarının sınırlanmasına ilişkin bir anlaşma imzalamasına en kuvvetli eleştirilerden biri Avrupa Birliği’nden (AB) geldi. Geçen perşembe ve cuma günleri Brüksel’de 28 AB ülkesinin liderlerinin bir araya geldiği zirveden sonra yayımlanan bildiride, Türkiye-Libya mutabakatı reddedilirken, Yunanistan ve Kıbrıs Rum Yönetimi’ne tam bir destek verildi.
Aslında daha önceki bildirilerle birlikte değerlendirildiğinde, AB’nin Kıbrıs Rum Yönetimi’nin 2004 yılında ilan etmiş olduğu münhasır ekonomik bölgeyi aynen tanıdığını, Türkiye’nin Birleşmiş Milletler nezdinde bu konuda yaptığı itirazları hiçbir şekilde dikkate almadığını görüyoruz. Özetle ‘Kıbrıslı Rumlar ne diyorlarsa bizim için esas olan odur’ diye özetleyebileceğimiz bir tutum bu. Ancak yine aynı metinlerde bir şekilde müzakere edilmesi gereken bir anlaşmazlığın var olduğu kabul ediliyor. AB, burada yadsınamayacak bir çelişki içine düşüyor.