CHP’nin eski genel başkan yardımcısı ve 27’inci dönem milletvekili Yıldırım Kaya, öğretmen kökenli ve de sendikacı olduğu için eğitim konularını sıkça gündeme getiriyor.
Gönderdiği broşürde “Sevgili öğrenciler, İzmir-Karaburun Anadolu İmam Hatip Lisesi ve Ortaokulu sizleri bekliyor” deniliyor ve okulun, diğer okullardan farkı da şöyle ortaya konuluyordu:
- Çağdaş ve hoşgörülü eğitim
- En fazla 15 kişilik sınıflar
- Ücretsiz ve kolay ulaşım
- Tüm öğrencilere ücretsiz öğle yemeği
- Sosyal, kültürel ve sportif etkinlikler
- Geziler. Başarılı öğrencilere ödüller
- Akıllı tahta imkanı
Okulların bu şekilde olmasını hangi veli istemez? Ama tüm çabalara rağmen imam hatip ortaokulu ve liselerinde öğrenci sayısı sınırlı kalıyor.
Özel okullarda bile sınıf mevcutları 20’nin özerinde olmasına rağmen, imam hatip ortaokulu ve lisesinde sınıf mevcutlarının 15 kişi olduğu belirtiliyor. Koşullar, özel okullardan daha iyi.
Bu ayırım niçin?
‘Yemek koalisyonu’ adı altında birçok kuruluş çaba gösterirken, ne Milli Eğitim Bakanlığı, ne de belediyeler okullarda yemek işine girmek istemiyor.
Milli Eğitim Bakanlığı, hangi okullarda bu işe gireceğini belirlemiş, ücretsiz servisi de yemeği de öğrencilere veriyor. İsteriz ki bu yalnız imam hatip okullarında değil, diğer okullarda da olsun.
Eğitimci, siyasetçi Yıldırım Kaya, bu durumu bize şöyle yorumladı:
“Milli Eğitim Bakanlığına bağlı, İzmir-Karaburun Anadolu İmam Hatip Lisesi ve Ortaokulu yöneticileri, okullarına kayıt yaptıran öğrencilerine ücretsiz ulaşım ve yemek verileceğini broşürlerle duyurdu. Madem İmam Hatip okullarına kayıt yaptıran öğrencilere ücretsiz ulaşım ve yemek verilebiliyor, neden tüm okullardaki öğrencilere verilmiyor? İmam Hatiplerde okuyan çocuklarla, diğer okullarda okuyan çocuklar arasındaki ayrım neden? Hepsi bizim çocuklarımız değil mi?”
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri, öğrenci sayısını artırmak için ücretsiz yemek ve servis uygulamasını başlattıklarını, buna rağmen öğrenci sayısı az olduğu için yemek ve servisten para alınmadığını söylediler.
Bir yandan öğrencilerin sabah kahvaltısı bile yapmadan okula gönderildiği, çocukların açlığını yatıştırmak için su içtiği belirtiliyor ve onlara yemek desteğinde bulunulmuyor, diğer yandan okul imam hatip olunca servis ve yemeğin parasız olduğu açıklanıyor. Bu ayırım yakışıyor mu?