CHP İstanbul Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde TBMM’de basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda hazırladıkları ‘AKP’nin Medya Düzeninde Saray’ın Medya Suçları 2022′ raporundan bilgiler paylaşan Kılınç, AKP iktidarının medyayı sorunlarının sesi olmak yerine, kutuplaşmanın aracı haline getirdiğini savundu.
1800 gazeteden 900’ü kapandı
Kılınç’ın rapordan aktardıkları şöyle: “Son beş yılda, Türkiye’deki toplam gazete sayısı 1800’den 900’e düşmüştür. Artan maliyetler nedeniyle son bir yılda 138 televizyon kanalı yayın hayatına son vermiştir. Uydu ortamında yayın yapan televizyon kanalı sayısı son beş yılda 1100’den 340’a düşmüştür. Son beş yılda, radyo kuruluşlarının yarıya yakını yayınlarına son vermiştir. Yerel ve ulusal medyada çalışır durumdaki 12 bin medya çalışanı işsiz durumdadır. Ülkemizde genel işsizlik oranı yüzde 12’ler seviyelerinde iken medya alanında işsizlik oranı yüzde 40’a dayanmıştır. İletişim fakültelerinden mezun olan öğrencilerin ancak yüzde 5’i medyada iş bulabilmektedir. Ülkemizde genel sendikalaşma oranı yaklaşık yüzde 14 iken medyada yüzde 8,5 seviyesinde kalmaktadır.
‘En çok şikayet edilen A Haber’e ceza kesilmedi’
2021 yılında RTÜK, Halk TV 23, TELE 1’e 21, KRT TV’ye sekiz kez ceza verdi. FOX TV’ye 15 kez ceza kesildi. Habertürk Televizyonu’na dört kez ceza verildi. RTÜK, Halk TV, Tele 1, KRT ve FOŞ TV hakkında toplam 71 ceza kararı verdi. İzleyiciler tarafından yayın içerikleri en çok şikâyet edilen A Haber gibi televizyonlara ise hiç ceza verilmedi.
‘İnternet medyasının yasal altyapısı yok’
Basın İlan Kurumu resmi ilanların yüzde 78’ini ‘havuz medyası’ olarak bildiğimiz saray medyası aldı. Cezaların yüzde 97’si ise bağımsız basın kuruluşlarına verildi. Yüzlerce gazetecinin basın kartını iptal etmeye devam eden İletişim Başkanlığı, yüzlerce basın kartı başvurusunu da bekleterek medya çalışanlarının temel haklarını gasp etti. Ülkemizde ayrıca internet medyasının yasal alt yapısı yok. İnternet medya kuruluşlarında çalışanlar basın iş kanunu kapsamında bulunamamakta, basın kartı sahibi olamamaktadır.
‘Baskı ve sindirme politikalarına devam’
Son 20 yılda olduğu gibi; 2021’de de AKP’nin medyaya yönelik baskı ve sindirme politikaları devam etti. Saray’ın tek adam iktidarı, resmi ilanları, kamu kurumlarının reklam bütçelerini, medya operasyonlarının aracı olarak görmüştür. Medya çalışanlarına, işsizliği, sendikasızlığı, örgütsüzlüğü dayatmıştır. Tazminat ve ceza davalarıyla medya çalışanlarını susturmaya çalışmıştır. Cumhurbaşkanı, İçişleri Bakanı, İletişim Başkanı, medya çalışanlarını, medya kuruluşlarını tehdit ederek, medyaya ve medya mensuplarına yönelik saldırıları adeta teşvik etmişlerdir.”