Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, pandemide vaka artışlarının önüne geçebilmek için ‘süper bulaştırıcıların’ tespit edilmesi gerektiğini belirtti.
Ceyhan, DHA’ya açıklamasında Covid-19 vakalarındaki azalışın bir noktada durduğunu, bunda süper bulaştırıcıların büyük rol oynadığını söyledi.
‘Yüzde 50 yakalarsanız, yüzde 50 etki eder’
Ceyhan, şu ifadeleri kullandı: “Siz vakaları azaltıyorsunuz, bir noktada duruyor. Orada işte süper bulaştırıcılar büyük rol oynuyor. Tabii süper bulaştırıcının kim olduğunu bilemiyoruz ama bunların olabileceği ve riski artırabileceği meslekler var. Sağlık personeli, gişe ve danışman memurları, kasiyerler, kuaför, berberler, uçaklardaki kabin memurları, şoförler gibi. Bunları tarayarak, bu kişileri mümkün olduğu kadar yakalamaya çalışılmalı. Yüzde 50 yakalarsanız yüzde 50 etki eder. Çok az bir kısmı süper bulaştırıcı. Bazı özellikleri var; bir seferde ağızlarından, burunlarından çok fazla virüs çıkarıyorlar. Öksürükte, hapşırıkta o damlacıkları çok daha uzun mesafeye gönderebiliyorlar. Virüsü çok daha uzun süre yayabiliyorlar. Normal bir kişi iki hafta yayıyorsa bunlar daha uzun süre yayıyor. Bunlar belli meslekler içinde olduğu zaman risk oluşturduğunu bildiğimiz için o meslekleri tarayarak pozitif olanları izole edebiliriz.”
‘Belirli sayının altına inemiyoruz’
Ceyhan, semptom göstermeyen vakaların bulaşma oranlarını ne yönde etkileyeceğine yönelik tahminde bulunulamadığını belirtti.
Profesör şöyle devam etti: “Bazı yanlış öngörüler vardı. Bunlardan bir tanesi belirtisiz vakaların bulaşı ne oranda devam ettireceği tahmin edilemedi. Ben hep ’10 katı’ diyordum, böyle belirtisi olmayan vaka var. Bu fazla bulunuyordu, önemsenmiyordu. Ama gördük ki siz vakaları izole edip onların temaslılarını da bulup izole ettiğinizde de bu belirtisiz kişiler bulaştırmaya devam ettiriyor. Belli bir sayının altına inmenizi önlüyor”
‘Pandeminin mevsimi olmaz’
Salgının sıcaklarla birlikte biteceği öngörülerinin yanlış olduğunu tekrarlayan Ceyhan, şu değerlendirmede bulundu: “Bundan hem vatandaşlar hem de hükümetler etkilendi. Yazın normalleşeceğini düşündüler. Öngörülemeyen bir şey vardı; pandeminin mevsimi olmaz. Çünkü bir insandan çıkıp saniyeler içinde başka bir insana bulaşıyor virüs. Bu da yazın başlarında hemen hemen dünyadaki bütün ülkelerin normalleşme çabalarına yansıdı. Bir taraftan da ekonomik güçlükler ülkeleri, tedbirleri hızla kaldırmaya yönlendirdi. Gördük ki her ülke bir yerlerde takıldı. Kimi 300-400’lerde takıldı, kimi bizim gibi 1000’ler civarında takıldı. Şimdi ondan aşağı indiremiyoruz.”
‘Toplanmalara sayı kısıtlaması’
‘Normalleşme’ döneminde vakalardaki artışa dikkat çeken profesör, sayılar düşürmek için bazı ek önlemler alınması gerektiğini belirterek, sözlerini şöyle noktaladı: “Anlaşılan o ki ekstra bir şeyler yapmak lazım. Sokak yasakları ya da iş yerlerinin kapatılması gibi önlemlerle olmaz. Yeniden ekonomiyi durduramazsınız, sosyal hayatı ortadan kaldıramazsınız. Bunlar devam ederken yapılabilecek bazı şeyler var. Bunların başında toplanmalara sayı kısıtlaması getirilmesi geliyor. Örneğin akraba, arkadaş toplantılarına 10 kişi sınırlaması olabilir. Taziye evlerine denir ki ‘bir anda en fazla 15 kişi olacak, onlar çıkınca belli yerler dezenfekte edilecek, sonra 15 kişi alınacak’ gibi. Ya da ‘askere uğurlama töreninde en fazla 20 kişi olabilir’ diye. Çünkü biz bunların acısını çok çekiyoruz. Bir taziye evinden 200 vaka çıkıyor, bir askere uğurlama töreninde 50-60 vaka çıkıyor, bir nişan yemeğinden 100 vaka çıkıyor.”