MESUDE DEMİR
@mesudedemirr
Avrupa Kardiyoloji Derneği’nin yaklaşık dokuz yıl sonra güncellediği hipertansiyon kılavuzundaki yenilikleri Prof. Dr. Meral Kayıkçıoğlu Diken’e yorumladı.
Kılavuzdaki en önemli değişiklik bugüne kadar 120-80 mmHg olan ideal (optimum) kan basıncının 120-70 mmHg’ye çekilmesi. Yani halk arasında küçük tansiyon olarak bilinen diyastolik kan basıncında ideal değer 10 mmHg daha düşürüldü. Ayrıca artık büyük tansiyonu 140 mmHg ve üstündekiler hipertansiyonlu, 120-139 arasındakiler ise yüksek tansiyonlu kabul ediliyor.
Kılavuza katkı sunan 55 kardiyolog arasında yer alan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Meral Kayıkçıoğlu, yenilikleri Diken’e anlattı, önerilerde bulundu.
‘Rahatlamayın!’
Kayıkçıoğlu, 120-139 mmHg arası kan basıncının rahatlamak için yetmediğini söyledi ve ekledi: “Hele ki kalp damar hastalığı, şeker veya ailevi hiperkolesterolemi veya böbrek hastalığı varsa risk iyice artıyor.”
Kayıkçıoğlu, “Bunlar 120-70 mmHg ve altında olanlara göre kalp damar hastalığı (kalp krizi, inme, beyin kanaması, kalp yetersizliği) açısından daha riskli” dedi.
Beş dakika arayla verilen randevularda etkin kan basıncı ölçümü zor!
Yeni kılavuzda hekimlerin yorum yapabilmesi için en az iki farklı zamanda tansiyonun ölçülmesi gerektiği vurgulanıyor. Ayrıca hastanın en az beş dakika dinlendikten sonra tansiyonunun ölçülmesi gerektiği belirtiliyor. Hastanın taburede değil, sırtını dayayabildiği yerde oturtulması, en az bir iki dakika arayla üç ardışık ölçüm yapılması öneriliyor.
Türkiye’de bu koşulların yerine getirilmesi neredeyse olanaksız. Çünkü kamu hastanelerindeki kısa muayene süreleri, kılavuzda önerilen şekilde tansiyon ölçümüne olanak sağlamaya yeterli değil!
Evdeki ölçümlerin kriteri de değişti
Hastaların evde kendi yaptıkları ölçümler için de kurallar getirildiğini belirten Kayıkçıoğlu, “Evdeki ölçümlerde de hastanın en az beş dakikadır istirahat halinde olması gerekiyor. Sabah ve akşam olmak üzere mutlaka en az iki kez ölçülmesi ve ortalamasının alınması öneriliyor” dedi.
Evdeki ölçümle, hastanede ölçülenin sınırları aynı değil. Evdeki ölçümde 135-85 mmHg ve üstündeki kan basıncı hipertansiyon kabul ediliyor.
Kayıkçıoğlu, “Çünkü doktorun yanındayken sempatik aktiviteyle, yani heyecanla tansiyon bir miktar yükselebiliyor. O yüzden eşik değeri biraz daha yüksek tutuyoruz” dedi. Evde sabah ve akşam bir-iki dakika arayla iki farklı ölçüm yapılması öneriliyor. Bunun en az üç gün, ideali yedi gün ölçülmesi gerekiyor. Tümünün ortalaması alınıyor.
Söz konusu kılavuz 85 yaşın altındaki herkese tedavi öneriyor: “Biz öğrenciyken ‘Yaşla tansiyon yüksekliği normaldir, yaşlılar hipertansif olabilir’ denirdi. Bu bilgi yıllar içinde tamamen doğruluğunu yitirdi.”
Öneriler: Tansiyonunuz düşse bile ilacınızı alın
Hipertansiyonun önemsenmezse ölümcül olabileceğini vurgulayan Kayıkçıoğlu, şu önerilerde bulundu:
* Doğru ilaçlarla tansiyon normale dönebilir. Tansiyon ilaçlarını doğru ve düzenli kullanın. Bunun için de doktorunuzu iyi dinleyin. Unutmayın ki, ilacınızı yanlış alırsanız tansiyonunuz düşmeyecektir.
* Tansiyon ilacını her gün alın. Tansiyon ilaçları sadece alındıkları gün etkili. Almayı unutursanız tansiyonunuz hemen yükselecektir.
* Tansiyon ilacını her gün aynı saatte alın. İlaçların belli etki süreleri var. Ve en fazla 24 saat etkili olabilirler.
* “Bugün tansiyonum normal tansiyon ilacımı almasam” demek doğru değil. Pek çok hasta önce tansiyon ölçüp yüksekse ilacını alıyor. Bu kesinlikle yanlış. Tansiyon ilacını almak için, tansiyonunuzun yükselmesini beklemeyin.
* İlaçlarınız kendi kafanıza göre kesmeyin, mutlaka doktorunuza danışın. Dozu ayarlamak doktorun görevi.
* Tansiyon ilacı kullanıyorsanız haftada iki gün mutlaka, iki kez tansiyonunuzu ölçün.
* Tansiyonunuz normal bile gidiyor olsa yılda bir kez mutlaka doktora gidip kalbinizi, gözlerinizi ve böbreklerinizi kontrol ettirin.
* Doktorunuz dışında kişilerin önerdikleri ilaçları kesinlikle kullanmayın. Herkesin hastalığı farklı ve sizi en iyi tanıyan doktorunuz. Bir arkadaşınıza çok iyi gelen ilaç size zarar verebilir.
* Piyasada satılan ve ‘bitkisel’ olduğu söylenen ilaç vb. maddeleri doktorunuza sormadan içmeyin.
* Ağrı kesicilerden uzak durun. ‘Antienflamatuar’ olarak geçen ağrı kesiciler, tansiyon ilaçlarının etkisini bozabilir. Mümkün olduğunca ağrı kesici kullanmayın. Ağrı kesici almanız gerekiyorsa ‘parasetamol‘ etken maddesini içerenlerden kullanabilirsiniz.
* Yürüyüş yapın. Haftada en az üç gün, 45’er (haftada 150 dakika) dakika tempolu yürüyün.
* Tuzu azaltın. Yemek sofrasından tuzu kaldırın. Tuzlu olduğu bilinen gıdalardan ve içeceklerden uzak durun. Sadece tuzu azaltmak bile tansiyonunuzu 5-10 mmHg düşürür.
* Sigaradan uzak durun. Sigaranın içindeki zararlı maddelerin damarlar üzerinde büzücü etkisi var. Yanınızda içirmeyin. Pasif içici olsanız da damarlarınız etkileniyor.
* Karın yağlarından kurtulun, fazla kilolarınızı verin. Karın içindeki yağlar, doğrudan tansiyonu yükseltir. Göbek bölgesinde depolanan bu yağlar, sadece tansiyonu değil, aynı zamanda kalp hastalığını da davet eder.