CHP Genel Başkanı Özgür Özel, ‘Kürt meselesinin çözümünde CHP’nin kırmızı çizgisi nedir?’ sorusuna şu yanıtı verdi: “Kırmızı çizgileri konuşursa herkes, kimse kimseyle oturup bir şey konuşamaz.”
Özel, TBMM grubu çalışma ve değerlendirme toplantısının ikinci günü sonunda basına konuştu.
Özel, ‘Kürt meselesinin çözümünde CHP’nin kırmızı çizgisi nedir?‘ sorusuna “Kırmızı çizgileri konuşursa herkes, kimse kimseyle oturup bir şey konuşamaz” yanıtını verdi.
CHP’nin net olarak ortaya koyduğu perspektifin, TBMM çatısı altında hiçbir partinin dışlanmadığı, demokratik, kimsenin kimseyi kandırmadığı, samimi, şeffaf toplumsal mutabakat aranması olduğunu belirten Özel, toplumsal mutabakatın olmazsa olmaz bir tarafının da şehit aileleri ve gaziler olduğunu söyledi.
Özel ayrıca, Öcalan’ın mecliste konuşturulmasını doğru bulmadıklarını, buna şehit ailelerinin ve gazilerin rıza göstereceğini düşünmediğini de sözlerine ekledi.
‘Mansur Bey bir kente neden küssün?’
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın, Özer’e destek için yapılan Esenyurt mitingine gelmemesine ve aralarında bir kırgınlık olup olmadığına ilişkin soru üzerine Özel, şunları söyledi:
“Herhangi bir kırgınlık olmaz. Mansur Bey’in açıklaması son derece sağlıklı, kayyıma karşı olduğunu bir hukukçu kimliğiyle dile getirmiş. Mansur Bey bir kente neden küssün? Esenyurt haksızlığa uğramış. Mansur Bey de Esenyurt’un sorununa hukuki bir açıdan yaklaşıyor. Şu kadarını söyleyeyim, biz hiçbir belediye başkanına zorla, mutlaka geleceksiniz, burada yoklama vereceksiniz demedik.”
‘Tayyip Bey bize kayyım atayacak biz de normalleşeceğiz, böyle bir şey yok’
Özel, siyasetteki normalleşme tartışmalarına da değindi.
Siyasi parti liderlerinin birbiriyle görüşmesinin normal olduğunu, eskiden liderlerin görüşmediği anormal durumun bittiğini söyledi.
Sürecin ana öznesinin liderler değil, liderlerin oy aldığı seçmenlerle barışmak olduğunu vurgulayan Özel, “Bu asla terk etmeyeceğimiz bir konu. Ama Tayyip Bey bize kayyım atayacak biz de normalleşeceğiz, buna susacağız. Böyle bir şey yok. Ben demiştim en sert muhalefeti yaparım” dedi.
Özel, şöyle devam etti:
“Ana muhalefetin yapması gereken normallerin içinde iktidarla el sıkışıp bayramlaşmak ya da iktidarla ihtiyaç duyduğunda görüşmek de miting yapmak da vardır, Esenyurt’taki en sert tepkiyi göstermek de vardır. Normali bu. Ben ana muhalefet partisinin yapması gereken normalleri terk etmem, devam ederim.
Ama esas toplumun bir anlam yüklediği normalleşme süreci var. O, Tayyip Erdoğan’la ilişki geliştirmek değil, onunla veya Devlet Bahçeli’yle kısır kavgalar etmek yerine, onların engel olamayacağı bir şekilde kitlelerine ulaşmak. Bu, bütün anketlerde görülüyor ki başarılmış durumda. Bu konuda en ufak bir geri adımımız olmaz.”
‘İsimler zikrederek aday tartışmak doğru değil’
Toplantıda, partisinin cumhurbaşkanı adayının konuşulup konuşulmadığı sorusuna Özel, “İçeride hep şu konuşuldu: ‘Herhangi bir aday tartışması partiye zarar veriyor.’ O yüzden isimler zikrederek aday tartışmak doğru değil” yanıtını verdi.
Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun aday konusundaki tartışmaları doğru bulmadığını belirterek şunları söyledi:
“Ekrem Başkan da ben de bütün Cumhuriyet Halk Partililer bu iktidarı değiştirmek için yola çıktık. Daha 1,5 yıl önce genel başkan adaylığımın gündeme geldiği süreçte de ‘sorumluluksa sorumluluk, fedakarlıksa fedakarlık’ dedim. Biz o noktadayız. Ekrem Başkanın da Cumhuriyet Halk Partisinin de mutabık olduğu konu, ‘dönüp dolaşıp iki isim etrafındaki tartışmalar partiye ivme kazandırmıyor.’ O yüzden onu aday belirleme sürecine bırakmak lazım. Herkesin var gücüyle partiyi güçlendirmeye çalışması gerekir.”