Leyla Zana, 24 yıl sonra, benzer bir tavırla mevcut milletvekili yeminini okurken acaba ne düşündü, bu düşündüklerini parti grubuyla paylaştı mı bilmiyorum ama bireysel bir karar gibi görünüyordu.
(…) aklıma Leyla Hanım’ın Hürriyet gazetesinde, açılım sürecinden önce yayınlanan söyleşisi geldi. Kürt meselesini Erdoğan’ın çözebileceğini söylemişti o söyleşide. Orada ifade ettiği görüşleri nedeniyle topa tutulmuştu.
Kendi gazetelerinde yayınlanmış olmasına aldırmadan, Hürriyet yazarları bile, ‘Bizi hayal kırıklığına uğrattın, Sen de mi Leyla!’ dozunda yazılar yazdılar.. Bir zamanlar karşılarına geçip ‘Kürtler de galiba biraz haklı olabilir’ diyemeyeceğiniz birçok kişi, Leyla Zana’yı ‘kendi siyasi zeminini terk etmekle’ suçladılar.
Leyla Hanım, Kürtçe onurlu bir barış için dedi ve yemine Türkçe olarak devam etti. Sanırım Türk halkı yerine Türkiye halkı demese, sarf ettiği Kürtçe sözler haber bile olmayabilirdi.
Leyla Zana, yemin metnini var olan haliyle okumazsa, yasama faaliyetlerine katılamayacak. Bunun ne Zana’ya ne partisine bir faydası var.