Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlerde “makam pozisyonları” kesinleşmiş değil. Ama şu kesinleşmiş gibi:
RTE’nin Devlet-Hükümet-Parti yönetiminde hâkim olma isteğinin gerçekleşmesi, adeta sıfıra yakındır. Gül’e yakın bir etkili gazeteci, RTE-Gül arasında bir anlaşmanın olup olmadığı yolundaki soruma, “Bildiğim, hayır” dedi. Yani sen şuraya, ben buraya bölüşümü olayların gelişimine bırakılmış durumda.
Ama RTE’nin Üçlü Yönetim rüyasının çoook uzaklaşması, Gül’ü rahatlatmış görünüyor. Tartışılan bu yasaları onaylamasının arkasında da, zaten parçası olduğu AKP ve RTE’den kopmama isteği yatıyor.
Cemaat-RTE çatışmasının, en azından şimdilik, AKP’nin içinde büyük kopmalara yol açmaması, RTE’nin duruma egemenliği, AKP içinden bir ikinci parti çıkma olasılığını şimdilik çok çok aza indirdi.
Tabii, yerel seçimlerin sonucu, siyasette yeniliklere açıktır.
Özetle Gül, RTE ve AKP’ye muhtaçtır. Siyasi geleceği açısından, arayı iyi tutması gerektiği zamanlardayız. Seçim sonuçlarından sonra durumu yeniden yorumlayacağız.