Britanya’nın Greater Manchester bölgesinde yaşayan 102 yaşındaki bir kadın, ölü doğan kızının mezarını 76 yıl sonra buldu.

Yaşadıklarını BBC’ye anlatan Marjorie Rigby, ‘Laura’ adını verdiği ilk bebeğinin on yıllar sonra da olsa mezarını bulunca içinin rahat ettiğini söyledi.
Eylül 1946’da, yaşadığı Dukinfield kasabasındaki bir sağlık merkezinde üç gün süreyle bebeğini dünyaya getirmeye çalışan Rigby, çevresindeki ebe ve diğerlerinin, ”Bu bebek ölü, hastaneye gitmemiz gerek” dediğini duydu. Bebek ölü de olsa doğurmak zorundaydı. Doğurdu ancak bebeğin cansız bedenine ne olduğunu öğrenemedi.
Sorularına yanıt alamayan Rigby, ”Kimse gelip bir açıklama yapmadı. Sorularıma yanıt vermedi. İki hafta sonra taburcu edildim. Çaldığım hiçbir kapıdan yanıt alamadım. Yıllarca bebeğime ne olduğunu merak ettim” diyerek yaşadıklarını anlattı.
En büyük kızı Laura, sonrasında iki kızı daha olan Rigby’nin hiç aklından çıkmadı. Her yıl yeni günlük aldığında önce onun doğum gününü, 3 Eylül’ü kaydediyordu.

Birkaç ay önce, BBC’nin ‘North West Tonight’ adlı programında bir kadının 61 yıl sonra ölü doğan oğlunun mezarını bulduğunu öğrendi.
Kızı Angela Rigby, bir araştırma yaptı ve ‘Brief Lives Remembered’ (kısa yaşamlar anılıyor) adlı sivil toplum kuruluşuna ulaştı.
Rigby ve benzeri öyküleri olanlara destek veren kuruluşun yardımıyla iz süren Angela ve Marjorie Rigby, Laura’nın ölü doğan beş bebekle Stockport’taki bir mezarlığa defnedildiğini öğrendi. Mezar taşı olmayan mezarı ziyaret edip kendi bahçelerinden topladıkları çiçekleri bıraktı.
Marjorie Rigby, ”Ölmeden kızımın diğer bebeklerle, tabuta konulup defnedildiğini öğrenmem, ziyaret edebilmem içimi rahatlattı. Huzur buldum” diyerek duygularını ifade etti.