Baki Can Ediboğlu üçüncü romanı ‘Olamayanların Mabedi’nde Eylül karakteri üzerinden bilinçaltının derinliklerine inen varoluşa,
kötülüğün içinde iyi kalabilmeye dair çözümlemeler yapıyor.

Romanda itibarını yitiren, tüm malvarlığına el konan işadamı Egemen Dortay’ın teknesiyle ortadan kayboluşunun ardından sürekli hayatını ve varoluşunu sorgulayan 19 yaşındaki kızı Eylül babasının öldüğüne inanmayarak olayın peşine düşer.
Ona göre, babası, anlattığı masallardaki gibi, ‘Hayaller Alemi’ndeki mabedini bulmuş, sırra ermiştir. O sırra erme sırası şimdi Eylül’dedir.
Eylül dünyanın bir ucundan öbür ucuna işaretleri takip ederek geçmişin karanlık taraflarıyla yüzleştiği uzun bir yolculuğa çıkar. Bu yolculukta Eylül kendi içine doğru bir serüvene de dalarken hayat, anlam, varoluş, ölüm, yokluk gibi derin sorularına yanıtlar bulmaya çalışıyor.
‘Olamayanların Mabedi’, yayınevi Doğan Solibri’nin ilk romanı.